Pek çoğumuzda süt ve süt ürünlerini tüketmek sindirim rahatsızlıklarına yol açar. Bu hafta bu grup gıdanın sindirim açısından neden zorluk çıkardığını anlatacağım.
Süt ürünlerini sindirirken kullandığımız özel bir enzimimiz var: Laktaz. Bu enzimin zamanla aktivitesinde azalma olabiliyor. Bu genetik yatkınlıkla olabildiği gibi, bu enzimin üretildiği ince bağırsaklarımızda zamanla hasar oluşabiliyor. Üretim yetersizleşiyor.
Laktaz eksikliği dünya genelinde oldukça yaygındır. Bunun yaygınlığı genetik farklılıklarla doğrudan ilişkili.
Genetik olarak laktaz üretiminin devam ettiği bireyler, laktozu yaşam boyu tolere edebilirken, diğer bireylerde zamanla intolerans gelişir. Bölgelere göre dağılım şu şekilde:
- Uzak Doğu ve Güneydoğu Asya toplumlarında %80-95
- Afrika kökenlilerde %70-80
- Güney Amerika ve Akdeniz bölgesi halklarında %50-70
- Kuzey Avrupa toplumlarında ise %5-15
Bu farklılıklar, kültürel beslenme alışkanlıklarını da doğrudan etkiler. Örneğin Kuzey Avrupa toplumlarında süt tüketimi yaygınken, Asya toplumlarında daha azdır. Bizim bölgemizde de intolerans az değil. Şimdi de bu enzimi tanıyalım.
Laktaz nedir?
Süt grubu besinlerin sindirimi, özellikle içerdikleri ana karbonhidrat olan laktoz nedeniyle bazı bireylerde sorun yaratır. Sonu -oz ile bitenler şekerlerin genel adıdır. Laktoz, süt şekeridir. Laktoz, glikoz ve galaktozdan oluşan bir disakkarittir. Yani iki ayrı şekerden oluşur, biri bildiğimiz glikoz, diğeri başka bir süt şekeri olan galaktoz. Bu molekülün bağırsakta emilebilmesi için önce bu ikili yapıdan tekli yapıya yani monosakkaride ayrılması gerekir. Besinler en küçük yapılarına ayrılmadan emilemezler. Zaten tüm sindirim konusu, hangi besin olursa olsun, onu en küçük haline parçalayabilecek kadar etkili enzimin varlığını şart koşar. Süt grubu besin tüketildiğinde, laktozu ayrıştırma işlemi, ince bağırsakta yer alan bu işe özel laktaz isimli enzim sayesinde gerçekleşir.