Türkiye narenciye ihracatında birçok ülkeden daha fazla pazara sahipken, kazanç olarak birçok ülkenin gerisinde kalmaktadır.
Borsa kotasyonuna tabii olan narenciyenin haller kanununa tabi olunması ülkemizde uygulanan künye ve etiket yönetmeliği ihracatçımızın pazarlık gücünü yok etmekle kalmıyor milli ekonomimizin kayıplarına sebep oluyor
Narenciye sektörü ile ilgili dünyadaki veriler, Türkiye’nin konumuna bakılınca çok iyi görünüyor. Ancak, önemli sorunlar var. Türkiye, son 10 yıllık verilere bakıldığında miktar olarak daha çok ihracat yaparken, değer olarak geriliyor.
İspanya Valencia da Mandaline 75₺, Limon 50₺, portakal 55₺
İspanya’nın yoğun turunçgil üretilen Valencia şehrinden marketteki turunçgil fiyatları
Avrupa Birliğinde haller kanunu olmadığı için künye alış fiyatı üretici ismi ürün bilgi notu kullanılmamaktadır. Sadece ürünün satış bedeli ve kalitesi yazmakta etiketlerde.
Bu fiyatlar Türk Turunçgil ürünlerini ne kadar düşük fiyata ihraç ettiğimizin net bir göstergesi.
Etiket fiyatlarına bakınca; clementine mandalina 4.25.€ kilosu 85₺
Naranja portakal 2.75€ 55₺. Limon 2.59€ 50₺ Armut 6.45.59€ 125 ₺
Narenciyede ton başına birim ihraç fiyatı azalıyor. Bundan 10 yıl öncesine göre, Narenciye ihracatı yüzde 53 artarken, elde edilen gelirde yüzde 1 gerileme var. Ürün bazında bakıldığında, 10 yıl öncesine göre ton başına satış fiyatında portakalı yüzde 42, mandalinayı yüzde 34,limonu yüzde 38, greyfurtu yüzde 21 daha ucuza ihraç ediyoruz.
Diğer ülkelerin fiyatları ile kıyaslandığında Türkiye’nin yaşadığı kayıp daha net görülüyor. Türkiye, mandalinadan ton başına 458 dolar gelir sağlarken, Çin ton başına 1,505 dolar, ispanya 1,211 dolar gelir elde ediyor. Portakalda da durum farklı değil. Mısır portakalın tonunu 1,123 dolardan, İspanya 921 dolardan ihraç ederken, Türkiye 400 dolara ihraç ediyor.
