Ulusal Hububat Konseyi’nin Hasat Öncesi Hububat Kongresi’nde Prof. Dr. Bayram Sade’nin 2024-2025 Üretim Sezonu Buğday Üretim tahmini raporuna göre, “1 Ekim 2024/ 31 Mart 2025 döneminde Türkiye’de 65 yılın en düşük yağış miktarı görüldü.
Nisan’ın ilk iki haftasındaki yağışlar yüzleri kısmen güldürse de gözler Nisan’ın son iki haftası ve Mayıs’a çevrildi. İç Anadolu başta olmak üzere farklı bölgelerde fare ve köstebek sorunu ile lokal alanlarda Zabrus zararı da verimi etkiliyor.” Tarım Orman Bakanlığı tüm teşkilatlarıyla gerek zirai don gerekse sağlıklı bir sezon için sahada çalışmalarını yürütüyor.
Tüm yurtta buğday üretimi düşecek
Marmara Bölgesi’nde buğday ekim alanı yüzde 3 artsa da rekoltenin yüzde 4 azalması öngörülüyor. Ege Bölgesi’nde yüzde 6 azalma öngörülürken, Akdeniz Bölgesi’nde ekim alanları yüzde 2 artsa da yüzde 65’den fazla azalan yağış nedeniyle rekoltenin yüzde 7 azalacağı tahmin ediliyor.
Karadeniz’de daha çok tarım yapmalıyız
Karadeniz Bölgesi geçtiğimiz yıllara göre yüzde 8 ile yağışın görece en az azaldığı bölgelerden. Trabzon ve Kastamonu gibi illerde yağış miktarı yüzde 60 artış gösterdi. Bölgede ekim alanlarında yüzde 2 azalma olmasına karşın rekoltede yüzde 5’lik artış bekleniyor. Aklıma tarım arazileri kısıtlı, mevsimleri kısa Karadeniz’de yeni bir ürün deseni ile neden daha fazla tarım yapmadığımız, yapamadığımız geliyor. Fazla yağış alan Avrupa tarım yapmıyor mu?
Doğu Anadolu’nun kuraklıkla sınavı
İç Anadolu Bölgesi kuraklıktan en çok etkilenen alanlardan, buğday ekim alanında yüzde 1 artış yaşanırken rekoltede yüzde 8 düşüş öngörülüyor. Son 65 yılın en düşük yağışları görülen Doğu Anadolu Bölgesi’nde ekim alanlarında yüzde 3 artış olmakla beraber, sezonun kalanında uzun yıllar ortalamasına göre yağış alsa bile yüzde 15 rekolte kaybı bekleniyor. Çiftçiler için önemli bir gelir kaybı demek.
Rekolte kaybı önlenebilir miydi?
9 milyon hektardan 7, 6 milyon hektara düşen buğday ekim alanına rağmen ortalama 20 milyon tonluk üretimin arkasında mühendislikle sağlanan verim artışı olduğu çoğu zaman unutuluyor. Odağımızı daha az kaynakla daha verimli üretime çevirdiğimizde, kamuoyu gönlünü hoş tutmaya yönelik hektarlar arası temaşa yapmak zorunda da kalmayız. Verim arttığında seviniyor, bu yıl olduğu gibi rekolte 20 milyon tondan 18,650 milyon tona düştüğünde, gerekçelerin ne kadarının iyileştirilebileceğini araştırmaya ne vakit de nakit ayırmak istemiyor, ziraatın bir mühendislik işi olduğunu ıskalıyoruz.
Kayıp sadece buğdayda değil kaynaklarda
2024-2025 yılı buğday rekoltesi yaklaşık yüzde 6,75 azalacak. Her bir gramı emek, enerji, mazot, su harcanarak yok oldu. Mühendislikle ne kadarını kurtarabilirdik hiç düşündük mü? Sade’ye göre; “yer altı su seviyesi ve yüzey depolamalarında önemli düşüşler var, sulama kısıtları, sulama maliyetlerinde artış var. İç Anadolu ve Geçit Bölgelerinde düşük yağış sebebiyle geç ekim sonucu bitkiler çok gelişememiş. Erken ekim/zamansız sulama/ uygun olmayan çeşit seçimi nedeniyle lokal zararlanmalar var. 1,5 milyon tona yakın rekolte kaybı; mühendislikle, akıllı teknolojilerden yararlanarak, teknik destekle azaltılabilirdi.”