Kırsalın nabzını tutan Türkiye Tarımsal Görünüm Saha Araştırması’nın sonuçları geleceğe yönelik önemli işaretler verdi. Kırsalda belirsizlik artıyor, üretim her geçen yıl daha kırılgan hale geliyor.
Tarımın bugünü ve geleceğini konuşurken hissettiğimiz en büyük eksiklik eldeki veri ve bilgilerin sınırlı olması…
Oysa bu işin ekonomisi, ekolojisi ve de sosyolojisini doğru analiz edebilmenin ve geleceğe yönelik stratejileri etkin şekilde oluşturabilmenin yolu güncel, tutarlı ve güvenilir verilere sahip olmaktan geçiyor.
Özellikle tarımsal üretimin bel kemiği niteliğindeki çiftçilerin nabzını tutan bilimsel araştırmalar bu işin sürdürülebilirliği açısından çok kıymetli hale geldi.
İşte bu kapsamda 2019’dan bu yana kırsalda çiftçileri anlamaya yönelik önemli bir çalışmaya imza atılıyor. Kredi Kayıt Bürosu (KKB) son beş yıldır Frankfurt School of Finance & Management ile “Türkiye Tarımsal Görünüm Saha Araştırması” başlıklı bir anket çalışmasına imza atıyor.
28 ilde 1075 çiftçi ile gerçekleştirilen bu anket çalışması, yıllar geçtikçe daha anlamlı hale geliyor. Son beş yılın verilerinin ortaya koyduğu trend, geleceğe ilişkin de önemli sinyaller veriyor. Ama gördüğümüz kadarıyla sinyaller pek iç açıcı görünmüyor.
Çiftçilere yöneltilen 34 adet mesleki, sektörel ve finansal sorulardan öne çıkan bulgu ve analizlere birlikte göz atalım.
Ortalama yaş her geçen gün artıyor
Tarımsal üretim yapan çiftçilerin yaş ortalaması artmaya devam ediyor. Son üç yılda gözlenen artışla çiftçi kesiminde yaşlanma trendi teyit ediliyor. 2021’deki saha çalışmasında 51.1 olarak kayıtlara geçen ortalama yaş, son çalışmada 53,4 bulunmuş. Ziraat Odaları Birliği’nin (TZOB) sisteminde kayıtlı 5 milyon 162 bin çiftçinin yaş ortalaması 2023 haziran ayı itibarıyla 58.1 olarak açıklanmıştı.