Faruk Türkoğlu: Tarıma indirilen darbenin yaraları henüz kapanmadı

0
521

Osmanlı döneminde 1850 sonrasının önemli devlet adamlarından biri olan Ahmet Cevdet Paşa, Sultan Abdülaziz’in sadrazamlarından Mahmut Nedim Paşa’nın kararsız bir kişi olduğunu ve bugün yaptığını ertesi gün bozduğunu anlatırken şu örneği vermişti:

“Sadrazam, Karahisar-ı Şarki’den (bugünkü Şebinkarahisar) ve Çarsancak’tan (Tunceli’nin bugünkü Akpazar beldesi) bazı şikâyetler payitahta ulaşınca, bu ikisini birleştirip bir eyalet teşkiline karar vermiş ve bana bu konuda bir talimat yazmamı emretmişti. Bunun üzerine ben şu cevabı verdim: ‘Karahisar-ı Şarki’nin bir ucu Karadeniz’e iner. Karadeniz’den Fırat Vadisi’ne kadar ip gibi uzun bir eyalet münasip değildir. Bu iki yer arasında başka vilayetler ve kazalar var. Böyle parçaları bir diğerinden ayrılmış bir eyalet olmaz.’ Mahmut Paşa’nın cevabıma canı sıkıldı ama kararından da vazgeçti.”

Anlamsız bir uygulama

Benzer bir anlamsız olay 21. yüzyılda yaşandı… 2001 yılında 35 bin 101 olan köy sayısı 2004 ve 2012’de yapılan iki yasa değişikliği sonrasında 18 bin 275’e indirildi. Bazıları yüzyıllar öncesinde kurulmuş köyler, tüzel kişilikleri kaldırılarak mahalleye dönüştürüldü. 2020’de bu uygulamaların hatalı olduğu kabul edildi ama bu kez  “kırsal mahalle” gibi anlamsız ve bilim dışı bir terim türetildi.

Şehir merkezine bitişik olmayan ve merkezden onlarca kilometre uzaklıktaki bir köye “mahalle” denilmesindeki anlamsızlığı Anayasa hukukçusu Kemal Gözler bir makalesinde şöyle anlatmıştı: “Kanun koyucu, Anayasa’nın kullandığı terimlerin günlük dildeki olağan anlamlarıyla yani düz anlamlarıyla bağlıdır. Bu kabul edilmez ise, bu işin sonu gelmez ve akla mantığa, eşyanın tabiatına aykırı sonuçlar çıkar. Hukukta saçma sonuçlara yer yoktur. …Şehirden 50 km uzaklıkta dağ başında 200 kişinin yaşadığı 50 evden oluşmuş bir yerleşim birimine, kanun koyucunun ‘bir belediyenin mahallesidir” demesi, beş çocuklu bir erkeğe ‘Bu erkek kadındır’ demesi kadar saçma bir şeydir. Kanun koyucunun bir erkeğe kadındır demesi durumunda bu erkek kadın hâline gelmeyeceği gibi, böyle bir köye mahalle demesi durumunda da bu köy mahalle hâline gelmez.”

Amaç hizmet mi, rant mı?

Büyükşehir sınırları içinde kalan köylerin mahalleye dönüşmesi 2004 yılında çıkarılan 5216 sayılı Yasa ile sınırlı olarak başlamış olsa da bu uygulama 12 Kasım 2012’de kabul edilen 6360 sayılı Yasa ile yaygınlaşmıştı. Yasanın gerekçesinde amaçlananın ‘belediye sınırının mülki sınıra genişletilmesi suretiyle en geniş ölçekte hizmet üretebilecek güçlü̈ bir yapıya ulaşmak’ olduğu belirtiliyordu. Ne var ki iktidar partisinin milletvekillerinden Nurettin Canikli, kanun tasarısının TBMM’deki görüşmeleri sırasında yaptığı bir açıklamada yasanın esas amacı ile ilgili şu ipucunu vermişti: “Şöyle bir varsayımdan hareket etmemiz gerekir: Bu projeden sonra birçok yerde  -belki tamamı demek doğru olmayabilir- bir değer artışı meydana gelecek. Özellikle belli bölgeler, turizm bölgeleri başta olmak üzere…” Canikli, köylerin mahallelere, tarlaların arsa haline dönüşmesini ve bu arada değer artışının ortaya çıkmasını olumlu bir süreç olarak savunmuştu. Tarımsal üretim yerine ranta öncelik veren bu yasa, tüm dünya ülkelerinde gıda üretiminin ve güvenliğinin eskisine göre çok daha önemli görüldüğü bir dönemde çıkarılmıştı. Üstelik bu yasa kabul edilirken 2005 Temmuz ayında çıkarılan Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanunu yürürlükteydi ve tüm televizyon kanallarında tarım arazilerinin amaç dışı kullanımını eleştiren kamu anonsları yayınlanmaktaydı.

Tepkiler yetmedi

6360 sayılı Yasa’ya en önce ziraat mühendisleri karşı çıktı. Anadolu ve Trakya’daki üniversitelerdeki genç öğretim üyeleri yasanın olumsuz etkileri konusunda çok sayıda araştırma yayınladı. Gazetemizin tarım uzmanı yazarı Ali Ekber Yıldırım, adeta tek kişilik bir sivil toplum kuruluşu gibi çalışarak her platformda yasanın olası zararlarını anlattı. Muhalefetteki CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) yaptığı iptal başvurusu, Anayasa’nın ruhu yerine lafzına uygunluğu esas alındığı için reddedildi.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz