Gordon Matthew Thomas Sumner, tanındığı sahne mahlasıyla Sting, 1977’de ‘The Police’ grubuyla başladığı kariyerine son derece sağlıklı ve üretken bir müzisyen olarak devam ediyor. Sting bir yandan da eşi Trudie’yle İtalya’nın Toskana bölgesinde organik metotlarla şarap, zeytinyağı ve bal üretiyor.
Sting ve Trudie’nin İtalya aşkı 1990’a dayanıyor. İlk çocukları Pisa’nın doğumu için bilinçli olarak İtalya’da bulunmayı seçen çift, böylece İtalya’ya yerleşmenin planlarını yapmaya başlıyor. Pitoresk Toskana kasabası Figline Valdarno’nun üzerinde yer alan Il Palagio villasını gördüklerinde çok etkileniyorlar. Villa, son 20 yıldır Sting ve Trudie’nin büyüyen ailesinin yazlık evi ve birçok samimi parti, özel konser ve yıldönümlerinin mekanı.
Villadaki misafirhaneler, üzüm bağları ve zeytinlikler Sting ve Trudie tarafından restore edilmiş. Bu organik çiftlik ve üzüm bağı zaman zaman Sting’in dostlarına verdiği özel konserlerin de mekanı. Sting, beş albümünü yazdığı ve bazı şarkı kayıtlarını da yaptığı bu Toskana çiftliğini eşiyle beraber 1997’de satın alıyor. Babası çiftçi olan Trudie, sadece villayı değil araziyi de restore etmek, tükenmiş ve ihmal edilmiş üzüm bağlarını ve zeytinlikleri yeniden hayata döndürmek için uzun uğraşlar veriyor.
Ünlü şarap bilimci ve danışman Riccardo Cotarella, şarap üretimine yardımcı olmak üzere Sting ve Trudie’ye danışmanlık yapıyor. Üzerinde çalıştıkları bir köpüklü, bir beyaz, bir roze ve üç kırmızı şarap üretimiyle çift, organik ilkelere göre yerli ve uluslararası üzüm çeşitleri kullanarak yılda yaklaşık 150 bin şişe şarap üretiyor.
Gençliğinde şarap sevmeyen ve tam bir bira tutkunu olan Sting, tur organizatörleri tarafından soyunma odasına bırakılan şarapları içmez yol menajerine verirmiş. Sonrası şöyle: “Birkaç yıl sonra onu evinde ziyaret ettim ve bana harika şarap koleksiyonunu gösterdi. Bordeaux, Châteauneuf-du-Pape… Vay be, dedim, ne koleksiyon ama! Ve bana hepsinin benim olduğunu söyledi. Turlardan gelen tüm o hediye şişeleri biriktirmiş. İşte o noktada şarap ilgimi çekmeye başladı.”