Bu sezon tarım ürünlerinin tamamında fiyat istikrarsızlığı yaşandığını kaydeden Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç, girdi maliyetlerindeki aşırı artışa rağmen ürün fiyatlarındaki düşüşlerin endişe verdiğini, üreticinin geleceği göremediği için planlamasını rahat yapamadığını söyledi.
Adana Ticaret Borsası Başkanı Şahin Bilgiç, bölgede hasadı biten ve süren birçok ürünün fiyat istikrarsızlığının üreticileri mutlu etmediğini kaydetti. 2023 yılının ikinci yarısındaki temennilerinin; sıkıntıların geride kalması, tarımda, gıdada, ticarette, sanayide ve ekonomide yeniden ayağa kalkılan bir dönem başlangıcı olduğunu bildirdi. Sıkıntıların kolay aşılamayacağının bilincinde olduklarına dikkat çeken Bilgiç şunları kaydetti: “Bu sezon tarım ürünlerinin tamamında fiyat istikrarsızlığı yaşanıyor. Bölgede hasadı yapılan soğan para etmediği için tarlada kaldı. Karpuz üretiminde Türkiye lideri olan Adana’da karpuz da para etmiyor.
Buğday, geçen yılın altında bir fiyatta olduğu halde çiftçi, Toprak Mahsulleri Ofisi’nin dışında alıcı bulmakta zorlanıyor. Üreticiler aynı sıkıntıları ağustos ayında hasadı başlayacak mısır ve narenciyede yaşamamak için tedbir alma telaşında. Girdi maliyetlerindeki aşırı artışa rağmen ürün fiyatlarındaki düşüşler endişe veriyor, üretici geleceğini göremiyor, planlamasını rahat yapamıyor. Alın terinin ve emeğinin karşılığını alabileceğinden emin olamıyor. Yaşanan sıkıntıları aşma noktasında çözüm önerilerimizi alternatifleriyle her platformda dile getiriyoruz.”
“İşletmelere vergi destekleri sürdürülmeli”
Hayat pahalılığının arttığı, alım gücünün her geçen gün düştüğü ülkemizde net 11.402 TL olan asgari ücretin yüksek bir rakam olmadığını aktaran Bilgiç, ancak iş hayatında yüksek istihdam sağlayan işletmelere asgari ücrete sağlanan vergi desteklerinin artarak devam etmesi gerektiğini aksi halde işsizlik oranının artabileceği uyarısında bulundu. Buğday hasadının devam ettiği bugünlerde, hasat edilecek ürünlerin muhafaza edileceği depolama kapasitesinin yeterli olmadığını, üreticilerin binbir emek ve zahmetle ürettikleri ürünlerini iyi şartlarda sağlıklı depolamaları gerektiğine dikkat çeken Bilgiç, ülkemizde 9 milyon tonun üzerinde depolama kapasitesi olan lisanslı depoların artırılması gerektiğine dikkat çekti.