Şeref Oğuz: İnegöl yığınından Düzce kümeleşmesine…

0
376

Ülkemizde KOBİ’ler ciddi dönüşüm içine girmiş olsa da bu süreç hala yetersiz ve eksik… Nicelikten niteliğe geçiş ve katma değeri yüksek işler yapma iddiası, pratikte tam anlamıyla uygulanamıyor. Zira işbirliği-işbölümü alanında daha gidecek yolumuz var. Misal yığınlaşıyor, yoğunlaşıyor ama kümeleşemiyoruz henüz.

Geçen hafta Düzce Ahşap Zirvesi’ndeydik. Katılımcılar; mobilya alanındaki potansiyellerimizi öylesine güzel anlattı ki akla şu soru geldi; “o halde neden başaramıyoruz?” Sahi, İnegöl ve Düzce neden dünya mobilya merkezi olamıyor? Nerede takılıp kalıyoruz? Sorun nedir? Çünkü limon bahçesinde olsan da limonata yapmayı bilmen gerekir. Fındık sende, akıl İtalyan’da. Ceviz, kayısı, kiraz sende, zenginleşen başkası… Ağacın hası, ahşabın değerlisi sende ama yetmiyor. Burada İnegöl, mobilyacılarla doludur, yığınlaşmış, yoğunlaşmış ama kümeleşememiştir.

Oysa dünya mobilya merkezi Kuzey Carolina’dan eksiğimiz yok, fazlamız var. Suçu cehalete bağlayıp, devleti suçlayıp sorumluluktan kurtulamayız. Sorun; bizim zihin yapımızdadır. Zihnimiz; mobilya firmalarını bir yere yığmanın ötesini algıladıkça, kümeleşme sayesinde Düzce’yi ahşapta uçurabiliriz.

İKİ SORU İKİ CEVAP

Kümeleşmenin ne faydası var? Kümeleşme, aynı veya benzer sektörde faaliyet gösteren işletmelerin bir araya gelerek, işbirliği içinde üretim ve hizmet sunumunu artırmasıdır. Üretim maliyetlerinin düşmesi, bilgi ve tecrübe paylaşımı, ortak pazarlama stratejileri, sektörel inovasyon ve Ar-Ge faaliyetlerinde artış, işgücü ve eğitim imkânlarının geliştirilmesi… Rekabet gücünün artması, lojistik ve altyapı avantajları, hükümet desteği ve teşviklerin etkin kullanımı, işbirliği ve güç birliği imkânları, sektörel marka değerinin yükselmesi, yeni yatırımları çekme potansiyeli kümeleşmenin avantajları da cabası…

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz