Özge Güneş: Tarifeler hiçbir zaman tarafsız ve adil değildi

Trump’ın gümrük tarifeleri birçok yönüyle değerlendirilmeye konu oluyor. Bu müdahale, diğer birçok şeyin yanında, ticaretin “tarafsız bir zemin” olduğu iddiasının bir yanılsama olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Emperyalizmin -nicedir altını çizdiğimiz gibi- sadece askeri işgallerle değil, ekonomik yaptırımlar ve tarife rejimleri aracılığıyla da işlediği bir kez daha görünür hale geldi. Bu açıdan bakıldığında, tarife dayatmasının halk egemenliğine yönelik bir saldırı olduğunu söylemek yanlış olmaz.

Bugün gıda da bu düzlemde uluslararası ilişkilerde açık bir baskı ve yönlendirme aracına dönüşmüş durumda. Aslında bu yeni bir gelişme değil. Gıdanın üretimi, niteliği ve pazara erişim koşulları uzun süredir küresel piyasa çıkarlarının alanı. Ve ABD’nin gıda sistemi modelini ihracını mümkün kılan en önemli araçlardan biri zaten gümrük tarifeleri olagelmiştir. Dünyanın dört bir yanında sermayenin tarıma yönelik onlarca yıldır sürdürdüğü saldırı; Dünya Ticaret Örgütü, DB, IMF, ikili ticaret anlaşmaları, NAFTA ve AB bağlantılı Gümrük Birliği düzenlemeleri aracılığıyla hayata geçirilmiştir..

Türkiye’de de bunun örnekleri bolca görüldü. Örneğin buğday, pamuk, arpa, mısır vb ürünlerde tam da hasat dönemlerinde gümrük vergilerinin indirilmesi ve hatta sıfırlanması, tarım ürünleri ithalatını artırmış; bu da yerel fiyatları baskılayarak üreticilerin şirketler karşısında savunmasız kalmasına neden olmuştur. Öte yandan kimi Küresel Güney ülkelerine uygulanan tarife duvarları, bu ülkelerin tarımsal ürünlerini dünya pazarlarından dışlayarak onları ya hammadde ihracatçısı ya da ithalata bağımlı hale getirmiştir. Her iki durumda da yerel üretimin tasfiye edilmesi, gıdaya erişimin kırılgan hale gelmesi ve bağımlılık ilişkilerinin derinleşmesi kaçınılmaz olmuştur.

Tüm bu gelişmeler bize gösteriyor ki, bugün dünyanın her bir yanındaki çiftçilerin yaşadığı kriz yalnızca tarımsal değil, yapısal bir krizdir. Kriz, emperyalist kapitalist sistemin krizidir. Yeni tarifeler bu krizi çözmek şöyle dursun, ancak derinleştirebilir.

Uluslararası Gıda Politikası Araştırma Enstitüsü (IFPRI) de buna dikkat çekiyor. Yeni tarifelerin küresel gıda ticaretinde %4’e yakın bir daralmaya, gelişmekte olan ülkelerde ise açlık ve fiyat krizine yol açabileceğini söylüyor. Bu tarifelerin, gıda fiyatlarında dalgalanmalara ve hem üretici hem tüketici açısından ciddi belirsizliklere yol açacağı belirtiliyor.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Çok Okunanlar

Benzer Haberler
KAÇIRMA

Bu don çiftçiyi iflas ettirir

36 ilde etkili olan 30 yılın en büyük zirai...

Donun vurduğu üretici kara kara düşünüyor: Tek çözüm ‘afet bölgesi ilanı’

Mustafa Çakır Çiftçi primler yüksek olduğu için sigorta yaptıramıyor. Tek...

Kuraklık riskine acil önlem çağrısı!

İklim değişikliği ile birlikte artan sıcaklıklar buharlaşmayı hızlandırırken, aynı...

Son 30 yılın en büyük zirai don felaketi! 36 ilde tarım alarmda…

 Ani sıcaklık düşüşüyle yaşanan zirai don felaketi, birçok üründe...