Kış karanlığı sofralara çökerken: Gıda krizini nasıl açıklayabiliriz?

Tarımsal üretimin her aşamasında metalaşma ve sermaye birikimi egemen olmuştur. Tarladan sofraya her aşamanın temel belirleyeni endüstriyel tarımın aktörleri olan şirketlerin egemenliğidir.

Son domatesler kavanozlanıyor, son biberler ipe seriliyor; kış yaklaşırken tarlalar boşaldıkça, her halükarda yerinde duramayan gıda fiyatları bu kez aprona tıkılmış at misali sabırsızlanıyor, huysuzlanıyor. Kışın karanlığı sofralara çökmeye hazırlanırken, bir yanda çiftçi diğer yanda üç kuruşla karnını doyurmaya çalışan işçi, memur, öğrenci, hatta editör, muhabir, kameraman; gözlerini etiketlere dikmiş çarşı pazar kıyın kıyın geziyor…
Peki yılda bilmem kaç kez atılan başlıklarda, geçilen KJ’lerde kendine kolaylıkla yer bulan bu “Gıda Krizi” gerçekten nedir? Sık sık başımıza gelen ve tarladaki terimize, sofradaki lokmamıza kast eden bu mefhumu iyice bir anlasak da öyle çözümü konuşsak istedik.

Başlıyoruz…

Türkiye’de tarım ve gıda alanındaki sorunlar uzun yıllardır varlığını sürdürse de son birkaç yıldır bu alanda yaşanan niteliksel bir değişimden söz ediyoruz. Bazen ‘tarımın çöküşü’ olarak adlandırılan bazen de ‘çiftçilerin isyanı’ ile gündeme gelen değişimi hakkıyla adlandıracaksak, istesek de istemesek de bir gıda krizinden bahsetmek durumundayız.
Gıda krizinden lafı açtığımızda ise hem kriz ifadesinden neyi kastettiğimizi hem de krizin tarihsel sürecini ilişkisel ve bütünsel bir çerçevede sunmalıyız.

Türkiye’de ve dünyada tarım ve gıda alanındaki sorunlar her ne kadar on yıllara yayılan bir seyir izlese de Kovid-19 salgını ile birlikte çeşitli başlıklardaki sorunlar derinleşti ve Türkiye’de bu sorunlar bir tarım ve gıda krizine evrildi. Gün yüzüne çıkan bu sorunlar ve kriz hali, aldığı biçim ne olursa olsun, kapitalizmde meydana gelen tüm krizlerde olduğu gibi, ilk bakışta görünenin ötesinde, kapitalizmin temel yasalarına tabi bir temele sahip. Eğer krizi anlamak ve krize karşı geniş halk kesimlerini koruyabilecek bir çözüm üretme istiyorsak, bu temellere ulaşmak; krizi meydana getiren koşulları ve işleyişleri ortaya koymak durumundayız.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz


Çok Okunanlar

Benzer Haberler
KAÇIRMA

Açlık sınırı mayısta 25 bin lirayı aştı

TÜRK-İŞ'in verilerine göre mayıs ayında, açlık sınırı 25 bin...

At-eşek eti tespit edilen firma, belediyenin gözdesi çıktı

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın taklit ve tağşiş listesine giren...

İsviçre’de buzul çökmesi, iklim değişikliğinin dünyada yarattığı risklere dikkati çekti

Buzullarda erime durdurulamıyor. Erimeyi durdurmanın yolu bulunmazken binlerce insanın...

İsviçre marketleri dünya devine kızdı, bütün rafları Türk markasıyla doldurdu

İsviçre'nin en büyük market zinciri Migros, Coca-Cola ile yaşadığı...