İrfan Donat: Ahırlar boşaldı, üretim düştü, ithalata döndük

Hayvanlar ithal, yemleri ithal, aşıları ithal, çobanları bile ithal. Artan maliyetlere karşın baskılanan üretici fiyatları nedeniyle her şey dışarıdan. Sonuç: Son sekiz aydaki canlı hayvan ithalatı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 771 arttı.

Görünen köy kılavuz istemez… Ya da perşembenin gelişi çarşambadan belliydi mi demeliyiz? Her geçen gün daha pahalıya ürettiğiniz bir ürünü, maliyetine ya da maliyetinin altına satamazsınız. Satarsanız zarar eder ve bu işi sürdüremezsiniz. Hayvancılıkta geldiğimiz nokta tam da budur.  Başta yem, enerji ve işçilik olmak üzere girdi maliyetlerinin artışı sürerken üreticinin çiğ süt fiyatı uzun bir süre “enflasyonla mücadele” adı altında baskılanmaya çalışıldı. Bu palyatif çözüm gıda enflasyonunu frenlemek bir yana orta vadede daha çok azdırdı. Uzun vadede daha da azdıracağa benziyor. Ne et ve et ürünlerinin ne de süt ve peynir, yoğurt, tereyağı gibi türevlerinin fiyatı düştü. Tam aksine artmaya devam ediyor.

Gerekçesini artık sokaktaki vatandaş bile biliyor. İzlenen yanlış politikalar neticesinde dişi hayvanlar kesime gitti. Hayvancılıkta “Anası olmadan danası olmaz. Danası olmadan da et ve süt olmaz” şiarıyla kırmızı et ve süt piyasasının dengesi bozuldu. Çünkü fırsatını bulan üretici ya bu işten çıktı ya da kapasitesini düşürdü. Sonunda ahırlar hızla boşalmaya başladı. Sonuç? Yerli üretime vurulan darbe sonucu çare yeniden ithalatta aranmaya başlandı. Şimdilerde yerli üretimdeki açığı yabancı üretimle kapatmaya çalışıyoruz. Bunu resmi rakamlar da maalesef teyit ediyor. Dış ticaret verilerine baktığımızda Türkiye’nin ocak-ağustos dönemini kapsayan 8 aylık süreçte gerçekleştirdiği büyükbaş canlı hayvan ithalatı 578.7 milyon dolara çıktı. Bu rakam 66.4 milyon dolar olan 2022’nin aynı dönemine göre yüzde 771 artış anlamına geliyor. 2022 yılının tamamındaki toplam büyükbaş hayvan ithalatının döviz karşılığı bile 158 milyon dolar seviyesinde.

Yüzde 8.5, 2020-2022 arasında inek sütü üretimindeki azalış oranı

2023’ün ilk 8 ayında ithal ettiğimiz büyükbaş hayvan sayısı 377 bini aşarken, bu sayı 2022’nin aynı döneminde 48 bin 600 civarındaydı. Aynı dönemde küçükbaş hayvan ithalatındaki artış ise yüzde 87 artarak 4 milyon doları aştı. Hatta söz konusu ithalata canlı hayvanlar dışında karkas et ithalatını da eklediğinizde Ocak-Ağustos 2023 dönemi için toplam fatura 678.2 milyon dolara çıkıyor. Özetle, 2009 yılından bu yana defalarca izlediğimiz bu filmi başa sarıyor ve tekrar izliyoruz. “Spoiler” vermek gibi olmasın ama filmin sonu ne üretici ne de tüketici açısından mutlu sonla bitmiyor.

Dışarıdan 4 milyar $’lık yem aldık

Bildiğiniz üzere canlı hayvan ithalatımız kadar, onlara yedirdiğimiz kesif yem ham maddelerinin de önemli bir kısmını ithal etmek durumda kalıyoruz. 2023 yılının ilk 8 ayında soya fasulyesi, mısır ve arpa başta olmak üzere hayvan yemi olarak kullanılan ham maddelerin ithalatına ödediğimiz döviz tutarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 40 artarak 4 milyar doları aştı. Damızlık ve besilik hayvanlar ithal (Hatta kasaplık canlı hayvan ve karkas et dahi ithal ediyoruz). O hayvanların tüketeceği yem ham maddesinin yüzde 50-55’i ithal. O hayvanların aşısı, sperması, ilacı ithal.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Çok Okunanlar

Benzer Haberler
KAÇIRMA

Kırmızı ette fiyatlar düşecek! Bakanlık büyükbaşın ardından kuzu ithalatı için düğmeye bastı

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vatandaşın kırmızı ete beklediği fiyatlarla...

Pirinçte yaşam maliyetine baskı oluşturabilecek fiyat artışı! Japonya 18 yılın zirvesinde

Japonya Tarım, Orman ve Balıkçılık Bakanlığı açıklamasına göre, 60...

Ömer Fethi Gürer: Et ithalatıyla piyasanın dengesi bozuluyor, üretici emeğinin karşılığını alamıyor

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, çiftçi Hasan Erdal'ın...

Murat Ülker “Gıda verimi dünyada yaklaşık yüzde 21 azaldı”

Türkiye Gıda Sanayii İşve­renleri Sendikası (TÜGİS) ve Sürdürülebilirlik Akademi­si’nin...