Ulusal Hububat Konseyi ithal edilen buğdayla yapılan un, makarna, bulgur bisküvi ihracatındaki başarıdan söz edemez. İthal buğday ile ihraç edilen buğday arasında 3,7-4,2 milyon ton fark var. Nerede bu buğday? Demek ki ithal buğday içeride tüketilmiş.
Ulusal Hububat Konseyi’nin düzenlendiği “Ulusal Hububat Konseyi 2024 Mısır ve Buğday Kongresi” 25 Mayıs 2024 tarihinde Adana Ticaret Borsası ev sahipliğinde düzenlendi. Kongrenin ardından kurumun internet sitesinde “UHK 2024 Mısır ve Buğday Kongresi Sonuç Bildirgesi” 3 Haziran’da yayınlandı.
Kongrenin sonuç bildirgesini okudum. Bildirgede tarımın stratejik bir sektör olduğu ve dünyada yaşanan ekonomik savaşlar, iklim değişikliği, gıda ticareti ve buna bağlı olarak gıda milliyetçiliğinin arttığı ifade ediliyor. Hatta bu konuda tarımı milli savunma kadar önemli gördüğünü belirttiği için Tarım ve Orman Bakanlığı’na teşekkür ediliyor. Buraya kadar her şey normal; zaten bakanlığın da böyle görmesi gerekir. Aç ve susuz nereye kadar savaşabilirsiniz.
Ancak raporda ilk dikkatimi çeken tarımsal hasıla ile ilgili yapılan değerlendirme oldu. Raporda tarımsal hasılanın büyüklüğü yine ve övünülen bir konu olarak ele alınmış. Tarımsal hasılanın 69,2 milyar liraya yükselmesi elbette olumlu gelişme. Ancak Türkiye uzun yıllardır tarımsal hasıla bakımından Avrupa’da ilk sırada, dünyada ilk 10 ülke arasında yer alıyor. Yani bu durum yeni bir şey değil. Ülkemizin yüzölçümü dikkate alındığında anlaşılır da bir durum. Burada asıl önemli olan hasılanın yükselmesi yeterli mi, ona bakmak gerek.
Dünya Bankası verilerine göre, 2000 ile 2022 yılları arasında tarımsal hasıla %279 büyüdü. İlk 10 içinde yer alan Nijerya tarımsal hasılasını %658 ile en yüksek oranda büyüten ülke. Onu dünya tarımsal hasılasında birinci olan %638 ile Çin izliyor.