Uluslararası Adalet Divanı’nın görmeye başladığı davaya 98 devlet ve 12 uluslararası kuruluşun katılım sağlaması, bu duruşmaların insanlık tarihinin en büyük hukuki davası olabileceği görüşünü güçlendiriyor.
Dünyanın en yüksek yargı organı olan Uluslararası Adalet Divanı (UAD), tarihinin en büyük davalarından birine ilişkin delilleri dinlemeye başladı. İki hafta sürecek duruşmalar, iklim değişikliğiyle mücadelede devletlerin hukuki yükümlülüklerinin ne olması gerektiğini tartışacak. Hollanda’nın Lahey kentinde 2 Aralık’ta başlayan ve 13 Aralık tarihine kadar sürecek olan duruşmalar sonucunda, UAD’den dünya genelinde büyük bir etki yaratması beklenen bir karar çıkabilir.
98 Devlet ve 12 uluslararası kuruluş, iklim davasında söz alacak
Duruşmalar, 98 devlet ve 12 uluslararası kuruluşun görüşlerini sunacağı bir süreç olacak. Çoğu, ilk kez bu tür bir yargılama sürecine katılıyor. Küçük Ada Devletleri (SIDS) olarak bilinen, iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkeler ise UAD’den, devletlerin iklim değişikliğiyle mücadele konusunda yasal yükümlülükleri hakkında bir görüş talep etti. Bu talep, özellikle geçtiğimiz hafta COP29’da gelişmekte olan ülkelerin iklim finansmanı konusunda kabul edilen 300 milyar dolarlık yıllık yardım planının yetersizliğini protesto etmelerinin hemen ardından geldi.
Vanuatu, açılışta yaptığı açıklamada, uluslararası iklim zirvesinin bir kez daha başarısız olduğunu belirtti. Okyanusya’nın doğusunda yer alan ve deniz seviyesi yükselmesi gibi iklim değişikliği tehditlerine karşı son derece savunmasız olan Vanuatu, iklim değişikliği nedeniyle su güvencesizliği ve aşırı hava olaylarıyla karşı karşıya kalıyor. Vanuatu, COP süreçlerinin başarısız olmasının sonucunda halklarının sağlığının, kültürlerinin ve yaşamlarının zarar gördüğünü vurguladı. UAD’ye yapılan başvurunun temel amacı, iklim değişikliğiyle mücadelede devletlerin uluslararası hukuk çerçevesinde net yükümlülüklere sahip olmalarını sağlamak. Bu fikir, beş yıl önce Fiji’deki hukuk öğrencileri tarafından ortaya atılmıştı. Vanuatu tarafından savunulan bu görüş, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na sunuldu. Geçtiğimiz yıl, BM Genel Kurulu, devletlerin iklim değişikliğiyle mücadeleye ilişkin yükümlülüklerini sorgulamak üzere UAD’den bir danışma görüşü talep etti.