12 Haziran’da deprem bölgesine yardım için Londra’da bir yemek konferansı ve bağış etkinliği düzenleniyor. Konferansın mimarları Cemre Torun ve Mehmet Gürs’ün amacı, depremden etkilenen coğrafyanın yemek kültür mirasını tanıtmak.
Londra’nın eski Balık Pazarı tarihi Old Billingsgate binası 12 Haziran tarihinde bir deprem yardım etkinliğine sahne olacak. Cemre Torun ve Mehmet Gürs’ün düzenlediği “Cradle of Food/Yemeğin Beşiği” başlığını taşıyan etkinlik depremden etkilenen Güneydoğu Anadolu ve Kuzey Suriye coğrafyasındaki yemek kültürüne dikkat çekmeyi amaçlıyor. Gün boyu sürecek olan etkinlikte sabah ve öğleden sonra iki oturumda bir dizi konuşma yer alacak. Konferansların arasındaki öğle yemeğinde ise katkı veren katılımcıların birlikte hazırlayacağı ve sunacağı yemeklerin paylaşılacağı sofralar kurulacak. Bu sofralar bölge mutfağını bilen yerli ve yabancı şefler ile onlara yardımcı olacak katılımcılardan oluşuyor. Yemekler ise herkesin evde yaptığı geleneksel yemekler üzerine odaklanmış, bu konuda Gaziantepli Filiz Hösükoğlu ve Antakya kökenli şef Maksut Akşar’dan destek alınmış. Gene Antakyalı olan Sandra Kaya ve Yaren Çarpar da destek verenler arasında. Gruplarda liderlik eden şefler arasında dünyaca ünlü isimler var. İngiltere ve İrlanda’da öne çıkan Türk şeflerden İrlanda’da 2 Michelin yıldızı alan Ahmet Dede ve yeni açtığı The Counter ile adından söz ettiren Kemal Demirasal katkı veriyor. Yakın geçmişte Dubai’de Maksut Aşkar ile ortak yemek düzenleyen ve MENA 50 Best listesinde 1. sıraya oturan Mohammad Orfali de desteğini esirgememiş. Gaziantep Orkide pastanesinden Mustafa Özgüler ve geçtiğimiz günlerde Gourmand Awards En İyi Restoran Kitabı 1. Ödülünü alan Antalya 7 Mehmet’ten Mehmet Akdağ da mutfakta olacak.
Konferans bölümünde de önemli konuşmacılar var. Çoğu yakından tanıdığımız Türkiye’ye defalarca gelip gitmiş, mutfağımızı yakından tanıyan eski dostlar. Türkiye’deki yemek kültürünü çok iyi bilen, her yıl Türkiye’ye Oldways grubu ile sayısız yemek meraklısını getiren Boston’daki ünlü restoran Oleana’nın şefi Ana Sortun ise hem konuşmacı hem de şef olarak katkıda bulunuyor. Dünya çapında boy gösteren ve ilk kez İstanbul’da faaliyete geçen Culinary Backstreets kurucularından Ansel Mullins ise misafirperverlik temasını işleyecek. Lübnan’da Suriye göçmenleriyle kurduğu lokanta Tawlat ve üreticileri bir araya getirdiği Souk El Tayeb ile örnek projeler üreten Kamal Mouzawak tüm bu deneyimlerini bu kez deprem bölgesine olacak desteklere model olması için anlatacak.
Evrensel iletişim aracı
Beni en heyecanlandıran konuşmacılardan biri ise yemek konusuna bambaşka açıdan bakan konuşmacı mimar Carolyn Steel “Hungry City/Aç Şehir” kitabı ile kentlerin yiyecek tedariki üzerine çalışmaları ile tanınıyor. Daha önce birkaç kez dinleme fırsatı bulduğum Steel, kent ile kırsal arasındaki bağları korumanın önemine ve kentleri beslemedeki zorluklara dikkati çekiyor, aynı zamanda gıdayı dünyayı daha iyiye doğru değiştirmek için birlikte düşünmek ve hareket etmek için elimizdeki en güçlü araç olarak görüyor, gıda ile ilişkimizi yeniden yapılandırarak, kendimize ve dünyaya verdiğimiz zararı durduracak yeni ve daha iyi yaşam biçimleri bulabileceğimizi savunuyor.
