Olcay Büyüktaş
- Küresel olarak tarımda, gıda güvenliğinde ve beslenmede önemli rol oynuyorlar. Günde en az 16 saat çalıştıkları halde büyük bir çoğunluğu bir sonraki öğünde ne yiyeceğini bilmiyor.
- Türkiye’de tarımda çalışanların en az yüzde 42’sini oluşturuyorlar. Ancak sosyal güvenlik sistemi içinde değiller ve artık bu gidişe dur diyorlar.
Kırsal kesimdeki kadınlar tarım-gıda sistemlerinde ve kırsal ekonomide hayati roller oynuyor. Kırsal kesimdeki kadınlar dünya nüfusunun yaklaşık dörtte birini oluşturuyor. Dünyadaki tarımsal işgücünün ise yaklaşık yüzde 41’ini.
Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) her yıl 15 Ekim’i Uluslararası Kırsal Kadınlar Günü olarak kutluyor. Bu yıl da bugünde, onların tarımsal ve kırsal kalkınmayı güçlendirmeye, gıda güvenliğini iyileştirmeye ve kırsal yoksulluğu ortadan kaldırmaya katkıları takdir edildi. Söz konusu kadınların karşılaştıkları sorunlar, pandemi ile ağırlaşan yükleri ve istekleri dile getirildi. Aralarında Hindistan’da eski Serbest Çalışan Kadınlar Sendikası (SEWA) Genel Sekreteri Reema Nanavaty, ILO’da kırsal ekonomi uzmanı Elisenda Estruch Puertas’ın yer aldığı çalıştayda kadınlar yaşadıklarının yanı sıra neler istediklerini ve neler için mücadele edeceklerini de dillendirdi. Burda yapılan konuşmalardan çıkan ortak sonuç ise artık tarımda çalışan kadınların sadaka ya da hayırseverlikle yapılan yardımlar değil sosyal güvence ile güçlenmek istedikleri…
İKİ UCU KESKİN BIÇAK
1.6 milyon kayıt dışı çalışan üyesi bulunan SEWA temsilcisi Natavaty’in söylediklerini özetlediğimizde Hindistan’taki durumun bizden pek de farklı olmadığı ortaya çıkıyor. Neler mi anlattı Natavaty, özetle şunları:
SEWA, dünyadaki en büyük kayıt dışı işçi örgütü. Son bir buçuk yıl çok çok yıkıcı oldu kırsal kadınların yaşamları ve geçim kaynakları için. Ekonomik faaliyetlerin çoğu durma noktasına gelirken, şoku en çok emen tarım sektörü oldu. Onlar tüm ülkenin karnını doyurmak zorundayız aynı zamanda da kendi geçim kaynaklarını sağlamak zorundayız. Ve milyonlarca göçmen işçinin. Çünkü bu dönemde milyonlarca göçmen işçi şehirlerden köylerine döndü. Buradaki kadınlar sadece altı kişilik ailesini beslemek için birden fazla geçim kaynağı peşinde koşmak zorunda. Üyelerimizden biri “Yoksul olduğumuz için, bizim özsaygımız ve yaşama hakkımız yok mu?” Bu soruyu yanıtlamak da zordu… Çünkü küçük çiftçilerin durumu farklıydı. Tarım işçilerininki daha da kötüydü.