Tarım ve Orman Bakanlığının koronavirüsle mücadele kapsamında, hazineye ait arazilerini tarım arazisi olarak bedelsiz tahsisi kararını değerlendiren CHP’li Gürsel Tekin, “Hazine arazileri peşkeş mi çekilecek? Denize nazır araziler için hatırlı kişiler devrede mi?” diye sordu.
CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, hazine arazilerinin tarımsal üretim amaçlı olarak bedelsiz tahsisine ilişkin olarak Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi.
“Çiftçiye tarlasında destek verilmeli!”
“Koronavirüsle mücadele kapsamında Tarım ve Orman Bakanlığının, hazineye ait arazilerin tarım arazisi olarak kiralanmasının önünün açılması kararına temkinli yaklaşıyoruz” diyen Tekin, şu değerlendirmeleri yaptı:
“Bu süreçte tarımsal faaliyette bulunan üreticilere verilen her türlü desteği olumlu karşılıyoruz, ama yapısal sorunlarına yönelik geçici değil, sürekliliği olan önlemler alınması gerekirdi. Böylesi bir dönemde çiftçiye üretim yaptığı tarlasında destek olunması gerekirken, hazine arazilerini tartışma konusu yapmayı çok doğru bulmuyoruz. Bakanlık her ne kadar bu alanlarda imar düzenlemesinin söz konusu olmayacağı ve arazilerin tarım alanı olarak kullanılacağının altını çizse de kafalarda yine de soru işareti oluşmuştur.
“Türkiye tarımda ithalatçı ülke konumuna geldi”
AKP iktidar olduğu 2002’den bugüne, Türkiye tarımda ihracatçı bir ülke konumundan ithalatçı bir ülke konumuna geldi. AKP iktidarıyla birlikte Türkiye, buğdaydan, mısıra, soyadan, tütüne, canlı hayvandan kırmızı ete, nohuttan mercimeğe kadar neredeyse her ürünü ithal ediyor ve ciddi bir dövizi başka ülkelerin çiftçilerine ödüyor.
Böylesi bir noktada ilk akla gelen önlemin, hazine arazilerin tarıma açılması değil, tüm girdi maliyetlerinin düşürülmesi olması gerekirdi. Hibelerin, mazot, gübre, ilaç, sulama suyu gibi giderlerde eş zamanlı indirimlerle, üretim maliyetinin düşürülmesini hiç akla gelmemişken ilk akla gelen işin hazine arazilerinin tarıma açılması olunca doğal olarak şu sorulara da Sayın Bakandan yanıt bekliyoruz.
Kendi arazisini ekmeyen çiftçi, hazine arazisini nasıl ekecek?
1- Hazineye ait araziler, kaç yıllığına, hangi koşullarda ne kadar maliyetle ve hangi mevzuat hükümleri doğrultusunda tarıma açmayı düşünüyorsunuz? Bu konunun usul ve esaslarını ne zaman kamuoyu ile paylaşmayı düşünüyorsunuz?
2- Son 18 yılda, 3.5 milyon hektar kendisine ait araziyi ekmekten vazgeçen çiftçi, hazineye ait arazileri neden ekmek istesin? Bu arazilere yönelik özel teşvikler mi uygulamayı düşünüyorsunuz?
3- Tarıma açılması planlanan 21 ilimizdeki hazine arazileri hangi kriterlere göre belirlenmiştir? Diğer illerimiz neden muaf tutulmuştur?
“Denize bakan araziler için hatırlı kişiler devrede” iddiası!
4- Hazineye ait arazilerinin erozyon riski bulunmakta mıdır? Bu arazilerin toprak ölçümleri yapılmış mıdır? Toprak derinliği, eğimi gibi faktörler göz önüne alınmış mıdır? Ölçümleri yapılmamış ise, arazilerinin kontrolsüz bir biçimde üretime açılması tarım politikamız açısından doğru bir politika tercihi midir?
5- Özellikle denize bakan, ranta açık hazine arazileri için çok sayıda hatırlı kişinin şimdiden devrede olduğu bilgisi vardır? Bu arazilerin geçmişte olduğu gibi yine yandaş kişi ve şirketlere peşkeş çekilmeyeceğinden nasıl emin olacağız?
6- Rantı yüksek, bu türde arazileri kapsam dışında bırakmayı düşünüyor musunuz?
7- Mazot, gübre, ilaç, yem, sulama suyu, elektrik gibi tüm girdilerde maliyetleri düşürecek önlemleri ne zaman almaya başlayacaksınız?”
Kaynak: www.gidahatti.com