Dr. Öğretim Üyesi Salih Tuncay, “Renk değişimlerini geri kazandırmak veya daha cazip renklerde gıdaların üretilmesini sağlamak için kullanılacak renklendirici gıda katkı maddeleri tüketiciyi yanıltmayacak şekilde olmalı ve gıdalarda kullanımına izin verilen maddelerin izin verilen dozlarında kullanılmaları son derece önemli bir konu” diye konuştu.
Üretilen gıdaların daha uzun sürelerde saklanması için kullanılan gıda katkı maddelerinin uygun dozlarda kullanımının önemli olduğunu vurgulayan uzmanlar, bu maddelerin aşırı miktarlarda kullanılmasının sağlık açısından olumsuz etkiler oluşturacağını belirtiyor.
“İŞLENMİŞ GIDALARA TALEP ARTTI”
Dr. Öğretim Üyesi Salih Tuncay, günümüzde işlenmiş gıdalar, paketlenmiş ürünler ve hazır yemeklere olan talebin arttığına işaret ederek, “Teknolojik gelişmelerle birlikte gıdaların mevsim dışı tüketilme isteği, uzun sürelerde uzun mesafelere transfer edilmesi, kentleşme, kadının iş hayatına atılması, yoğun iş temposu, çocukların okullarda daha uzun zaman geçirmeleri, seyahat etme, yalnız yaşama gibi etkenler nedeniyle insanlar işlenmiş gıdalara, paketlenmiş ürünlere ve hazır yemeklere rağbet göstermeye başlamışlardır” değerlendirmesinde bulundu.
ÜÇ SINIFA AYRILIYOR
Bu durumların üretilen gıdaların daha uzun sürelerde saklamasını ve saklanan bu gıdalarda gıda katkı maddelerinin (GKM) kullanımını zorunlu hale getirdiğini ifade eden Tuncay, “Gıda katkı maddeleri özellikle bitkilerden ekstraksiyon yöntemleriyle, doğal yollarla, doğadan elde edilen ve çoğunlukla da organik moleküllerdir. Tabii inorganik yapıda bulunan tuz formları da gıda sektöründe kullanılabilmektedir ve gıda katkı maddeleri, doğal, doğala özdeş ve yapay olmak üzere üç sınıfa ayrılmaktadır” açıklamasını yaptı.
Tuncay, günümüzde gıda katkı maddelerinin işlenmiş ve paketlenmiş gıda ürünlerinin çoğunda yaygın olarak kullanıldığını belirterek gelecekte de kullanımına devam edilecek gıda sektörü içerisinde yerini almış büyük bir endüstri olarak karşımıza çıktığını söyledi.
Dalından koparılan bir meyve ve sebzenin, kesimden sonra tüketime sunulan et ve et ürünlerinin ve sağımdan sonra tüketilen süt ve fermente süt ürünlerinin bulundukları ortamdan kaynaklanan fiziksel, kimyasal, enzimatik ve/veya mikrobiyolojik yollarla yapısal olarak bozulduğunu ifade eden Salih Tuncay, gıdaların renk değişimlerini geri kazandırmak amacıyla gıda boyalarının kullanılabildiğini kaydetti.
“İZİN VERİLEN DOZLARINDA KULLANILMALARI SON DERECE ÖNEMLİ”
Dr. Salih Tuncay, renk değişimlerini geri kazandırmak veya daha cazip renklerde gıdaların üretilmesini sağlamak için kullanılacak renklendirici gıda katkı maddelerinin tüketiciyi yanıltmayacak şekilde olması gerektiğini ve özellikle otoriteler tarafından belirlenen ve gıdalarda kullanımına izin verilen maddelerin izin verilen dozlarında kullanılmalarının son derece önemli bir konu olduğunu ifade etti.
Gıda endüstrisi içerisinde üretimin belli zamanlarda olması zorunluluğu, teknolojik gereklilik, tüketicinin istekleri ve her an tüketim arzusu, çabuk bozulan gıdaların ömrünü uzatma gibi nedenlerle gıda katkı maddelerinin kullanıldığını kaydeden Tuncay, “Bu durumlar gıda katkı maddelerinin kullanımını zorunlu kılmaktadır. Özellikle su içeriği yüksek olan gıda ürünlerinde mikroorganizmaların gıda içerisinde hızlı üremesi, çift bağ içeriğince zengin yağlı ürünlerin oksidatif yani hava oksijeniyle bozunumları hızlı bir şekilde gerçekleşmektedir” değerlendirmesinde bulundu.