Barilla Gıda ve Beslenme Vakfı Araştırma Bölümü Başkanı Dr. Marta Antonelli, “Gıda firmaları daha şeffaf olup, sağlıklı beslenmeye teşvik etmeli” dedi.
Sürdürülebilir Gıda Zirvesi’ne konuşmacı olarak katılan Barilla Gıda ve Beslenme Vakfı (BCFN) Araştırma Bölümü Başkanı Dr. Marta Antonelli, “Gıda firmaları daha şeffaf olup, sağlıklı beslenmeye teşvik etmeli” dedi. Antonelli, sektörde hedeflenen gelişimin sağlanabilmesi için sadece sürdürülebilir üretime odaklanmanın yeterli olmadığına dikkat çekti.
Bu yıl “Gıdanın Geleceği – Pandemi ve Sonrası” temasıyla dijital ortamda düzenlenen Sürdürülebilir Gıda Zirvesi’nde, koronavirüs pandemisi sonrasında gıda sisteminin geleceği masaya yatırıldı.
Sürdürülebilir gıda tedarik ve tüketimi ekseninde sektör paydaşlarının katkılarıyla gerçekleştirilen zirvenin konuşmacıları arasında yer alan Barilla Gıda ve Beslenme Vakfı (BCFN) Araştırma Bölümü Başkanı Dr. Marta Antonelli, “Gıda Sektörünü İyileştirme” (Fixing the Business of Food) girişimi tarafından yayımlanan araştırma raporunun sonuçlarını katılımcılarla paylaştı. Barilla Gıda Ticari Pazarlama Müdürü Şefik İnan ise “Tüketici ve Alışverişçi Trendleri Nasıl Değişecek?” başlıklı oturumun panelistleri arasında yer aldı.
Gıda sektörünün gelişim göstermesi gereken dört başlık!
Sürdürülebilir tarım ve gıda sistemlerine geçişte özel sektörü desteklemek için çözümler sunmayı amaçlayan girişim tarafından yayımlanan araştırma raporunun detaylarını paylaşan Dr. Marta Antonelli, şunları söyledi:
“Gıda Sektörünü İyileştirme girişimi olarak ‘Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine’ ulaşılması için gıda firmalarının gelişim göstermesi gereken alanları dört ana başlık altında topluyoruz: Sağlıklı ve sürdürülebilir beslenme modellerine katkıda bulunan ürünler üretilmesi, üretim faaliyetlerinin sürdürülebilir hale getirilmesi, küresel ölçekte sürdürülebilir tedarik zincirlerinin oluşturulması ve firmaların iyi birer kurumsal vatandaş olabilmesi.
Buna ek olarak, gıda firmalarının sürdürülebilir iş raporlamalarını incelediğimizde bu rapor içeriklerinin ağırlıklı olarak tanıtımsal açıklamalara dayandığını görüyoruz. Ancak, sürdürülebilirlik raporlarının Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine katkı sağlaması için zamana bağlı rakamsal hedeflere dayalı olarak geliştirilmesi gerekiyor.”
“Gıda firmaları tüketiciyi teşvik etmeli”
Konuşmasında gıda sektörünün gelişim alanlarına ilişkin önerilerini paylaşan Antonelli, “Gıda firmalarının uzun vadeli sürdürülebilirlik hedeflerini ve bu alanda alınan aksiyonların sonuçlarını şeffaflıkla açıklaması; pazarlama ve iletişim faaliyetleriyle tüketicileri sürdürülebilir ve sağlıklı beslenme modellerini benimsemeye teşvik etmesi gerekiyor. Firmalar bugüne dek özellikle sürdürülebilir üretim uygulamaları alanında önemli yol kat etti. Ancak dört ana başlık kapsamında değerlendirdiğimizde, özellikle tedarik zincirlerinin sürdürülebilirliği alanına odaklanılması ve kurumsal vatandaşlık konusunda gelişim gösterilmesine ihtiyaç var” ifadelerini kullandı.
“Adil kota yönetimi planıyla kesintisiz gıda erişimi sağladık”
Zirvenin “Tüketici ve Alışverişçi Trendleri Nasıl Değişecek?” başlıklı oturumunda panelist olarak yer alan Barilla Gıda Ticari Pazarlama Müdürü Şefik İnan da, “Pandemi sürecinde ürünlerimizi mümkün olduğunca çok kişiye, kesintisiz olarak ulaştırmayı amaçladık. Bu kapsamda adil kota yönetimi planımızı devreye soktuk; üretim verimliliğimizi artırarak daha fazla ürünü alışverişçiyle buluşturduk. Bunun yanı sıra, online alışverişe artan ilgi doğrultusunda sosyal medya kanallarımızda e-ticaret entegrasyonu sağladık ve ünlü şeflerle iş birliği yaparak tüketiciyi evinde pişirebileceği ilham verici ve sağlıklı makarna tarifleriyle buluşturduk. Yaz itibarıyla pratik tariflere eğilimin artış göstermesiyle birlikte makarna ve kullanıma hazır makarna soslarımızı ön plana çıkardık” dedi.
“Pandemide ‘Ne yemeliyim?’ sorusu, sağlıklı ve doğal ürünleri öne çıkardı”
Barilla’nın sözleşmeli ve sürdürülebilir tarım alanındaki faaliyetlerine değinen İnan, şöyle devam etti:
“Bu olağandışı süreçte insanların en sık sorduğu sorulardan biri ‘Ne yemeliyim?’ oldu. Bu soru, makarna gibi sağlıklı ve doğal ürünleri ön plana çıkardı. Sağlıklı ve doğal kavramlarının ‘yerli’, ‘yerel’ gibi kavramlarla da örtüştüğünü düşünüyoruz. Bu kapsamda 2020 yılı itibarıyla Barilla ve Filiz markalı ürünlerimizi yüzde 100 Türk buğdayıyla üretmeye başladık. Bu projenin temeli 20 yılı aşkın süredir akademisyenler ve çiftçiler iş birliğinde devam eden sürdürülebilir tarım uygulamalarımıza dayanıyor. Uygulamalarımızın temel amacı daha az kaynak kullanarak en yüksek verimi elde etmek ve karbon salımını düşürmek; aynı zamanda üreticilerin emeğinin karşılığını alması. Tüketicilerimizi doğal ve sağlıklı ürünlerle buluşturarak kurum olarak benimsediğimiz Akdeniz beslenme modelini daha yaygın hale getirmek istiyoruz” açıklamasını yaptı.
“Sağlıklı beslenme önemli bir akım”
Barilla’nın gelecek planlarına da değinen Şefik İnan, “Sağlıklı beslenme küresel ölçekte önemli bir akım haline geldi. Bu trend ışığında tüketiciler, protein ihtiyacının büyük bölümünü bitkisel gıdalardan temin etmeye yöneldi. Barilla olarak uluslararası portföyümüzde bu kapsamda ürünlerimiz mevcut. Bu ürünleri yerel düzeyde nasıl geliştirebileceğimiz üzerine çalışıyoruz. Öte yandan milli mirasımız olan Ata Tohumlarını günlük beslenme rutinimizin bir parçası haline getirmek için Ar-Ge çalışmaları yürütüyoruz. Son dönemde yükselişe geçen bir diğer akım ise paketlenmiş hazır yemekler oldu. Önümüzdeki dönemde bu alanda da önemli projeleri hayata geçirmeyi planlıyoruz” dedi.
Kaynak: www.gidahatti.com