MAREM Proje Lideri Hidrobiyolog Levent Artüz, Ergene Nehri Derin Deniz Deşarjı projesinin Marmara’dan sonra Karadeniz’i ve Ege Denizi’ni de tehdit ettiğini belirtti.
Sevinç ve Erdal İnönü Vakfı bünyesinde yürütülen, Marmara İzleme Projesi (MAREM), 8 Ocak’tan bu yana Marmara Denizi’nde toplam 200 istasyon ve 450 farklı noktada araştırma yaptı. Son olarak 28 Ağustos- 10 Eylül tarihleri arasında “Kütlesel Müsilaj Oluşumunun Durumu ve Marmara Denizi Ekosisteminde Bıraktığı Etkiler” araştırmasını yürüten MAREM, Marmara Denizi’nin kirlilik alarmı verdiğini bir kez daha hatırlatıyor.
‘NEREDEYSE OKSİJENSİZ BÖLGELER OLUŞTU’
Araştırmada, suda çözünmüş oksijen, deniz rengi, pH (asitlik), besleyici tuzlar gibi değerlerde kirliliğe bağlı çok ciddi değişimler kaydedildi. Özellikle Ergene Nehri Derin Deniz Deşarjı projesinin etki alanı olan orta Marmara Denizi kesitinde yaşama elverişli değerlerin çok ciddi şekilde sınırların altına düştüğü, önceki senelerde gerçekleşen çalışmalarla karşılaştırıldığında neredeyse oksijensiz bölgelerin oluştuğu belirlendi.
‘MÜSİLAJ FORM DEĞİŞTİRDİ’
Marmara Denizi genelinde fiziksel-kimyasal-biyolojik oşinografi çalışmaları gerçekleştiren MAREM araştırmasında müsilaj kütlesinin form değiştirerek tüm su kütlelerini, farklı derinliklerde etkilemeye devam ettiği vurgulandı.