Şekli nedeniyle deniz patlıcanı ya da deniz hıyarı olarak adlandırılan deniz canlısının ihracatından yıllık yaklaşık 7 milyon dolar gelir elde ediliyor..
Ege kıyılarında deniz dibinden toplanan ve şekli nedeniyle deniz hıyarı ya da deniz patlıcanı olarak adlandırılan su ürününde ihracat 7 milyon dolara yaklaştı.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın izin verdiği sahalarda dalgıçların topladığı deniz patlıcanı, özellikle Çin mutfağında tercih ediliyor.
TÜİK verilerine göre 2014’te yalnızca 553 bin dolar olan deniz patlıcanı ihracatı, 2015 yılında 4 milyon 43 bin dolara, 2016’nın 11 ayında ise 6 milyon 613 bin dolara yükseldi.
Hong Kong başta olmak üzere ABD, Namibya, Tayvan ve Vietnam’a gönderilen deniz patlıcanı, geçimini denizden sağlayan dalgıçların da gelir kapısı oldu.
İzmir’de deniz patlıcanı ticaretini yapan bir firmanın yetkilisi Serdar Kösel, AA muhabirine yaptığı açıklamada yaklaşık 10 yıl önce başladıkları deniz patlıcanı işletmeciliğini giderek geliştirdiklerini söyledi.
İlk yıllarda Türkiye’de henüz yeni tanınan bu ürünün ihracatında zorlandıklarını, ihracat kayıtlarının 2014 yılından sonra tutulmaya başlandığını aktaran Kösel, Çin pazarına girdikten sonra hem kalite hem lezzet anlamında belli bir yere geldiklerini kaydetti.
Çin mutfağında önemli yere sahip deniz patlıcanının bağışıklık sistemini güçlendirdiğini, zengin protein kaynağı olduğunu belirten Kösel, “Orta yaş ve üzerindeki Çinliler tarafından yoğun olarak tüketilir. Deniz patlıcanı bizim bölgemizde sadece Ege Denizi’nde görülen bir canlı. Popülasyonunun devamını sağlamak adına Tarım Bakanlığı tarafından belli bölgeler 4 yıllığına nadasa bırakılır, belli bölgelerde de avcılığına izin verilir. Avlanması kasım ayında başlar, haziran ayında sona erer. İzmir ve Balıkesir kıyılarında 200’e yakın dalgıç, sığ koylarda 5 ila 25 metre derinlikte yaşayan patlıcanları toplayarak geçimlerini sağlıyor.” diye konuştu.
Kösel, izin verilen sahalar dışında ve yumurtalama döneminde avcılığının yasaklandığını, dalgıçların canlı olarak teslim ettiği deniz patlıcanlarının kesilerek temizlendiğini, içindeki organlarının çıkarıldığını, pişirilip, paketlendikten sonra da dondurularak ihracata hazır hale getirildiğini anlattı.
“Türk damak tadına uygun değil”
Kösel, “Kapasitemiz belli, bu yüzden üretim ve ihracat belli bir seviyeye oturdu, bundan sonra çok fazla değişmez. İlginç bir canlı ve görüntüsü pek iç açıcı değil. Bizim damak tadımıza uygun değil. Türkiye’de tüketimi yok. Tahminlerimize göre Türkiye’nin bu üründeki ihracatı yıllık ortalama 300-400 ton arasında değişiyor. Ürünün kalitesine göre donmuş fiyatı kilogram fiyatı 5 ila 25 dolar arasında değişiyor. Kilogram fiyatı ise 10 dolar seviyesinde. Çin mutfağında ahtapot, kalamar gibi deniz ürünleriyle birlikte servis ediliyor. Beraber servis edildiği yemeğin ya da sosun tadını alıyor. Daha çok sağlığa faydalı olduğu için tercih ediliyor.” ifadelerini kullandı.
Dünyada 100’ün üzerinde deniz patlıcanı türü olduğuna işaret eden Kösel, Türk kıyılarından çıkan deniz patlıcanının dünyadakilere kıyasla orta kalitede olduğunu sözlerine ekledi.
www.dunya.com