Mersin’in Silifke ilçesi Balandız Mahallesinde ata tohumu sarı buğdayın ilk hasadı yapıldı. Büyükşehir Belediyesi tarafından dağıtılan ata tohumlarından üretilen yöreye özgü sarı buğdayın ilk hasadına Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer de katıldı. Başkan Seçer, eşi Meral Seçer ile birlikte “Bereketli olsun” diyerek, tarlada orakla buğday hasat etti.
Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Silifke ziyareti kapsamında Balandız Mahallesinde üretilen sarı buğdayın ilk hasadını gerçekleştirdi. Tarlada orakla buğday hasat eden Seçer, ata tohumlarının desteklenmesine devam edeceklerini söyledi.
Balandız’da üretilen buğdaylar, Mersin Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi (Mersinden Koop) tarafından Toprak Mahsulleri Ofisi’nin alım fiyatının 2 katına alınacak, talepler doğrultusunda MER-EK Ekmek Fabrikası başta olmak üzere un ya da bulgur olarak değerlendirilecek.
“Tohum ıslahında çok mesafe alındı”
Başkan Seçer, sarı buğday hasadı için gittiği Balandız’da üreticilere seslendi ve “Türk çiftçisinin faydasına, toplum sağlığının yararına olan sadece Türkiye’de değil tüm dünyada standart cins tohumların, yerel çeşitlerin tekrar hatırlanıp üretime katılmasına, daha sağlıklı, daha lezzetli, daha damak zevki yüksek çeşitlerin oluşturulmasında, tekrar ortaya çıkarılmasında önemli bir çalışma” dedi.
Nüfusun arttığını, insanların ihtiyaçlarının ve taleplerinin çoğaldığını belirten Seçer, “Bu talepler doğrultusunda da tarımda yapılan bilimsel çalışmalarda özellikle tohum ıslahında çok mesafe alındı. Ama şunu söylemeden geçemeyeceğim, Allah her şeyi bir arada vermiyor. Tarımda bir ürün yetiştiriyorsunuz, bir çeşit tohum ekiyorsunuz, lezzeti, rengi, albenisi çok güzel ama bakarsınız ki raf ömrü daha kısadır ya da verimi azdır, mutlaka bir eksiği vardır. Şimdi hiçbir alanda eksiği olmayan tohumlar yetiştirilmeye çalışılıyor. Tohumları çok zorlayınca, o da canlı bir organizma, ortaya farklı sonuçlar çıkıyor. Dünyada genetiği değiştirilmiş organizmalar, tohumlar tartışılıyor. İnsan ve halk sağlığını tehdit eden sonuçlar da görebiliyorsunuz” diye konuştu.
“En yüksek düzeyde bütçeyi tarıma ayırmaya çalışacağız”
Seçer, Balandız’da bu proje kapsamında üretimi yapılan sarı buğdayın kamuoyuna duyurulmasının ardından taleplerin arttığını dile getirerek, “Çünkü insan, diğer standart çeşitler, piyasada satılan unlardan alınıp yapılan ekmeklere, hamurundan elde ettiğimiz diğer ürünlere göre çok daha lezzetli buluyor. Çok farklı bir lezzeti oluyor. Bunları yaygınlaştırmaya çalışacağız. Bu ilk ve son çalışmamız olmayacak. Bugün buğdayda çalışıyoruz ki, buğdayın anavatanı burası. Anadolu, tohum çeşitliliği açısından çok zengin bir yer, birçok bitkinin anavatanı. Bu kadim Anadolu topraklarında 3 bine yakın böyle tohum var. Toroslar’da inceleme yapın, bugüne kadar hiç görülmemiş çeşitler görürsünüz ve dünyanın hiçbir tarafında bulamazsınız” ifadelerini kullandı.
İdareciler olarak çiftçinin önünde saygıyla eğilmeleri ve onları yaşatmaları gerektiğini ifade eden Seçer, “Tarımsal desteklerimiz kendi ölçeceğimizde en üst seviyede devam edecek. Ziraatçı ve tarımın önemini bilen bir başkanın olması önemli bir avantaj. Ayırdığımız bütçeler içerisinde en yüksek düzeyde bütçeyi tarıma ayırmaya çalışacağız. Bundan sonra da daha iyi noktalara gelmek istiyoruz” şeklinde konuştu.
“Toprak Mahsulleri Ofisi’nin alım fiyatının 2 katına alacağız”
Başkan Seçer, Türkiye’de tarımsal politikaları yürüten kurumun Tarım ve Orman Bakanlığı olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:
“Biz de kendi ölçeğimizde yardımlarımızı yapmak istiyoruz ve yapacağız. Sulama borusu dağıtımımız bitti, yaklaşık 12 bin metre civarında çelik boru, HDPE boru dağıtımını Silifke’de gerçekleştirdik. Daha önce 60 bin civarında lavanta fidanı dağıtımımız oldu. Sonbaharda alıç ve zeytin fidanı dağıtacağız. Mersin’de her bölgenin, yörenin bitki çeşitliliğine göre fide, fidan yardımları kaçınılmaz. Üreticiye bu destekleri vereceğiz. Mutlaka ata tohumların desteklenmesi devam edecek. Biz, Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitü Müdürlüğü nezaretinde 65 dekarda 13 çiftçimize bu desteği verdik. Şimdi hasat da yapacağız. Biz bunları Toprak Mahsulleri Ofisinin alım fiyatının 2 katına alacağız. Her türlü projeye, işbirliğine, desteğe açığız. Mersin’in her bölgesinde sizle beraber bu çalışmaları sürdürmek isteriz. Sulama borusu dağıtımına önem veriyoruz. Bu yıl 60 bin metre projeksiyonumuz var, gelecek yıl artacak.”
“25 aileye koyun ya da keçi vereceğiz”
Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak başlayacakları yeni proje hakkında da bilgi veren Seçer, “Proje bana ilk anlatıldığında 40 aile olarak planlama yapıldığı söylendi, yüzde 50 oranında arttırarak, 60 aile ile başlayacağız. Her ailemize 25 koyun ya da keçi vereceğiz. Kol gücü ile çalışıp, yevmiye ile aylıkçı olarak çalışıp, hayvancılıktan anlayan, küçük aile işletmesi olan Toroslar’ın eteklerinde, köylerinde çok aile var. Ama adamın işletme sermayesi yok, parası yok. Biz belediye olarak 25 koyunu ya da keçiyi, yemini, veteriner hizmetlerini verelim, her türlü yardımı yapalım, gidelim denetleyelim. Veteriner Odası ile Tarım İl Müdürlüğü ile beraber yürütüyoruz bu kampanyayı. Şu anda arkadaşlarımız çalışmalarını yapıyorlar, üreticiler belirleniyor, alınacak çeşitler belirleniyor. Sonbaharla beraber bunu da hayata geçireceğiz.”
“Kooperatifler çoğalsın, sizler de bir araya gelin”
Birlik ve beraberliğin önemine dikkat çeken Başkan Seçer, “Girişimcilik güzel, herkes elini taşın altına koymalı ama birlikte çalışma kültürü geliştirmeliyiz. Kooperatifleşme onun için önemli. Kadın üreticilerimizin el emeğinin, göz nurunun ekonomik değere döndüğü bir kooperatif oluşturduk. Kooperatifler çoğalsın, sizler de bir araya gelin. Biz, belediye olarak her konuda ticari faaliyetlerde bulunamayız ama bu çalışmaları destekleriz. Tarsus’ta bir kooperatif kurulmuştu. Bizden önceki yönetim zeytin işleme tesisi yapmış. Geldik, iş durmuş. Finansal destek yaptık. Pandemi sürecinde her yoksulun, her ihtiyaç sahibinin evine kolilerle gıda yardımı gönderdik. O kolilerdeki zeytinlerin önemli bir kısmı o kooperatiften alındı. Ellerinde ne kadar varsa tamamını aldık. Bunları arttırabiliriz” diye konuştu.
“Elimizde 3 bin tane yerel buğday popülasyonu var”
Konya Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürü Dr. Fatih Özdemir de enstitü olarak ellerinde şu anda 3 bin tane farklı yerel buğday popülasyonu olduğunu dile getirerek, bu tohumları gen bankalarına da kazandırdıklarını ifade etti. Yerel buğdayların binlerce yıl öncesinden günümüze kadar geldiğini dile getiren Dr. Özdemir, “Yerel buğdayları koruyarak, bu güzel alanlarda bir şekilde devamını hem sağlayıp hem de muhafazasını sağlayarak gelecek nesillere aktarmakla görevliyiz” dedi.
Başkan Seçer ile meslektaş olmaktan duyduğu gururu anlatan Dr. Özdemir, “Ülke genelindeki ‘Yerel Buğdaylar Yerinde Yeşeriyor’ çatı projesi kapsamında, bize Mersin’de destek verdikleri için huzurlarınızda tekrar teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.
(İHA)