Müge Akgün
Konakladığım tesislerde karşılaştığım tablo, konuştuğum yetkililer ve sokaklardaki izlenimlerim içimi öyle bir ferahlattı ki, sıcağı hissetmedim diyebilirim.
Çünkü Antalya ülke turizminin mihenk taşı gibidir, sezon iyi başladıysa, gelen turistlerin sayısı beklentilerin ve son birkaç yılın ortalamasının üstündeyse turizm iyi demektir.
Bir de kent mimari kaostan, hiçbir anlamı olmayan taklit yapılaşmadan kurtulabilse, büyükşehir ve ilçe belediyeleri şehir planlamasına önem verse her geçen yıl bir öncekinden daha da iyi olabilir.
Diğer yandan en son 7 yıl önce gördüğüm Side bambaşka bir ruha bürünmüştü. Umarım kaldığım Acanthus Cennet benzeri kaliteye önem veren tesislerin artmasıyla ucuz destinasyon algısından kurtulup binlerce yıllık geçmişini daha da ön plana çıkaracak, daha fazla mimari dil birliği kurgulayabilecek bir noktaya gelir. Binlerce yıllık geçmişiyle bir açık hava müzesi olan Side’nin hali beni 7 yıl önce çok üzmüştü.
Bu kez kendine çekidüzen vermiş, restorasyonlarla yıkımlarla yenilenmiş, yer altındaki kalıntıların ortaya çıkarılıp cam zemin yapılarak sergilendiği bir başka Side ile karşılaştım. Üstelik sokaklar da cıvıl cıvıldı. İnsanlar neşe içinde dolaşıyordu…