Gıda enflasyonundaki hızlı artışla halk ucuz gıdaya yönelirken bu durum büyük bir sağlık riski yaratıyor.
Uzmanlar halkın bu dönemde ucuz gıdaya mecbur bırakılmasının gelecek dönemde sağlık harcamalarının patlamasına yol açacağı uyarısını yapıyor. Halk en ucuz gıda olan hamur işine yönelince obezitede büyük artış yaşanıyor. Son BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) raporuna göre Türkiye’de yetişkin obez sayısı 17.8 milyonu aşmış durumda.
GIDA PAKETLERİ ŞART
CHP Yoksulluk Dayanışma Ofisi Koordinatörü Hacer Foggo, gıda yoksulluğunun sağlığa erişimin önündeki en önemli engel olduğunu vurguladı. “Gıdaya erişememek birçok hastalığı tetikliyor, aynı zamanda önlenebilir birçok hastalık tedavi edilemez duruma geliyor” diyen Foggo, yoksul kesimin acil olarak sağlıklı gıda paketleri ile sürekli desteklenmesi gerektiğini söyledi ve yeni okul döneminde okul yemeği uygulamasının da acilen başlatılması gerektiğini vurguladı.
Tüketici Hakları Derneği Başkanı Turhan Çakar da Türkiye’de 42 milyon kişinin açlık sınırının altında yaşadığını ve büyük bir çıkmaz içinde olduğunu söyledi. Çakar, “Asgari ücretin zamlı hali de açlık sınırının altında. Ekmek bile pahalı artık. İnsanlar un alıp evde hamur işi yaparak karnını doyurmaya çalışıyor. Meyve yemek unutuldu, ucuzsa sebze alabiliyorlar. Eskiden köyden gıda ürünleri gelirdi artık tarımı öyle bir hale getirdiler ki o bağ da koptu. Hastalıklar arttı ama sağlık özelleştirildiği için iyileşmek de artık mümkün değil” dedi.
2 çocuk için et ve süt masrafı 1.100 TL
Çocuklar için günlük 2 bardak süt ve 3-4 köftenin et ve süt ihtiyacını karşılayabileceği belirtiliyor. 2 çocuğun günlük süt ihtiyacını karşılamanın bedeli günlük 16 TL’ye çıkmış durumda; aylık ise 500 liraya dayanıyor. Günlük 3 köfte için ödenmesi gereken minimum ücret ise 10 TL seviyesinde. Bu, iki çocuğunuza her gün protein yedirebilmenin aylık maliyetini 600 TL’ye çıkarıyor. Yani aylık 5.500 TL alan bir kişi, iki çocuğunun sadece yeterli et ve süt tüketebilmesi için maaşının 5’te birini ödemek zorunda.