Türkiye’de uygulanan ithalata dayalı yanlış tarım politikaları nedeniyle gıda sektöründeki astronomik fiyat artışları yaşanıyor. Ziraat Mühendisleri Odası Şanlıurfa Şube Başkanı Abdullah Melik, kıtlık seviyesine ulaşan sıkıntıların ancak GAP’ın tamamlanmasıyla giderilebileceğini söyledi.
Bugün gıda sektöründe yaşanan sıkıntıların en önemli nedenin son 20 yıldır uygulanan yanlış tarımsal politikalar olduğunu savunan Ziraat Mühendisleri Odası Şanlıurfa Şube Başkanı Abdullah Melik, “Geçen seneyi kuraklığın da etkisiyle zor geçiren çiftçi, bu yıl ise tarımsal girdi maliyetlerinin etkisiyle tarlasını ekmedi, eken ise gübresiz ekti” dedi.
Bunun önümüzdeki yıl tarımsal ürün rekoltesinde yüzde 40 -50 oranında düşüşe yol açabileceğini belirten Abdullah Melik, “Tarımsal sulamada elektriğe yapılan zamla üretici tarlasını sulamadan da vazgeçmiş durumda. Ektiğinin karşılığını alamayan çiftçi ekimden vazgeçiyor. Bu da gıda fiyatlarını zamlandırıyor. Sonuç olarak da gıda enflasyonu çok yüksek seviyelere ulaşıyor” diye konuştu.
GÜBREYE YÜZDE 400, ELEKTRİĞE YÜZDE 127 ZAM
Bu yıl gübre fiyatlarının yaklaşık yüzde 400 zamlandığını vurgulayan Abdullah Melik, “Mazotun fiyatı yüzde 226 artarak bir litre mazot 21 lira 57 kuruşa yükseldi. Tarımsal sulamada kullanılan elektrikte yüzde 127 artış oldu. 1 dönüm pamuk için sulama birliğinin belirlemiş olduğu sulama ücreti bin 360 TL. Buğday için 380 TL, mısır için bin 360 TL. Zirai ilaçların fiyatları da yüzde 300 ile 400 arasında arttı. Bu maliyetler çiftçiyi ekim, üretim yapamaz duruma getirdi” dedi.
DESTEKLER DEVEDE KULAK KALDI
Hükümetin verdiği mazot ve gübre desteğinin ‘Devede kulak’ kaldığını savunan Melik, buğday üretimi yapan çiftçinin 2020 yılında dönüme 19 TL mazot desteği alırken, bu rakamın 2021 yılında 22 TL’ye yükseldiğini, gübredeki desteğin ise 8 TL’den 20 TL’ye yükseldiğini vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürdü:
“Hükümetin mazot desteklemesinde yüzde 15, gübre desteklemesinde ise yüzde 150 olarak verdiği destek döviz kurunun yükselmesi ve tarımsal girdilere yapılan zamlarla buharlaştı ve yok oldu. Hükümetin ödediği desteklemeler yetersiz kaldı.”
GİRDİLERE YAPILAN ZAM DESTEĞE YANSITILMALI
Çiftçinin tarlasını ekip, üretmesi için tarımsal girdi ürünlerine yapılan zamlar kadar ekilen ürüne de zam yapılmasının gerekli olduğunu kaydeden Abdullah Melik açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Buna göre, üretici bu maliyetlerle Haziran ayında hasat edeceği buğdayın tonunu 15 bin TL’ye satması lazım. Üretici buğdayın tonunu 15 bin TL ye satarsa tüketici de unun tonunu 25 bin TL’ye alacak. Undan yapılacak ekmeğin fiyatını da artık siz hesaplayın. Yine üretici bu maliyetlerle üreteceği pamuğun tonunu 25- 30 bin TL’ye satması lazım ki, bu da küspenin, ipliğin, kumaşın pahalanması demek.”
ÇİFTÇİ SAYISI YÜKDE 48 AZALDI
Türkiye’de çiftçinin desteklenmemesi nedeniyle buğday ihtiyacının yüzde 37′ sinin ithal edildiğini ifade eden Abdullah Melik, “Ülkemizde 2009 yılında 1 milyon 16 bin 692 çiftçi varken, bu sayı 2021 yılında 541 bin 346 kişiye düştü. Türkiye çiftçi sayısı 12 yılda yüzde 48 azalmış durumda” dedi. Abdullah Melik, üretimi değil, ithalatı destekleyen tarım politikaları sonucunda çiftçinin toprağını ekmekten vazgeçtiğini, üretimin azalmasıyla da yüksek gıda maliyetleriyle karşı karşıya kalındığının altını çizdi.
TEK ÇARE GAP’I BİTİRMEK
Türkiye Cumhuriyeti’nin İstanbul 3. Boğaz Köprüsü, Marmaray, Avrasya Tüneli, Yeni Uluslararası Havaalanı ve Osman Gazi Köprüsü, Çanakkale Köprüsü gibi projeleri rekor bir hızla bitirdiğini kaydeden açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Köprülerin, stadyumların, otoyolların yapılması için evvela üretim yapılması lazım Üretim yapılması içinde GAP’ın, DAP’ın, KOP’un, DOKAP’ın biran önce bitirilmesi gerekiyor. GAP’ta sulamada yüzde 34, enerjide yüzde 92’lik gerçekleşme oldu. Sulamadan 12 milyar dolar, enerjiden ise 40 milyar dolarlık gelir elde edildi. GAP’ın tamamlanması için öngörülen para 12-15 milyar dolar. Yani, projeden kazanılanın üçte birisi kendisine harcansaydı GAP şimdiye biterdi.”
GAP BİTERSE NE OLUR?
Türkiye’nin yılda 8-10 milyar dolar gıda maddesi ithal eder hale geldiğini belirten Abdullah Melik, “Türkiye’de yaşayan insanlar zengin toprakların yoksul insanı olmayı hak etmiyor. Türkiye varlık içinde yokluk yaşıyor” vurgusu yaparak değerlendirmesini şöyle tamamladı:
“Şuanda GAP sınırları içinde bulunan toprakların sadece yüzde 29’u sulanıyor. GAP bittiğinde 1.8 milyon hektar alan sulanacak. 27 milyon kwh elektrik üretilecek. 3.8 milyon kişiye istihdam sağlanacak. Bölge insanının GSMH’sı yüzde 445 artacak. Yılda 2.1 milyar dolar sulama, 2.2 milyar dolar enerji getirisi sağlanacak. Kuru tarımdan, sulu tarıma geçildiği için verim 9 kat artacak.”
Kaynak: www.sozcu.com.tr