İsmail Uğural
Okurlarımız biliyor, çünkü fırsat buldukça tekrarlıyorum. Benim için tarım, gıda ve orman ürünleri sektörlerinde, kısaca tarımda en önemli ve öncelikli sorun ihracat! Bu alanda tek seçenek ihracat olarak apaçık ortada duruyor. Ne yapıp edip tarım ihracatını artırmalıyız. Tabii bu söylendiği kadar kolay değil elbette. Ama biliyoruz ki Türkiye’nin bu potansiyeli gerçekten var. Sorun; Türkiye’nin önümüzdeki yıllar için çok köklü bir politika değişikliği kararı alıp, ‘İhracat odaklı tarım stratejisi’ uygulabilmesinde yatıyor. Dolayısıyla bu konuda yepyeni bir bakış açısı ve yeni bir yol haritası şart gözüküyor.
İHRACAT ODAKLI STRATEJİ
Şimdi gelelim, 2021 yılı ihracat rakamlarına…
Türkiye tarım, gıda ve odun dışı orman ürünleri ihracatında geçen yılı yaklaşık 23 milyar dolar ile tamamladı.
Bu performans, bir önceki yıl yani 2020’nin üzerinde. Bu yönüyle olumlu bir tablo ile karşı karşıyayız. Ancak hemen yukarıda altını çizerek ifade ettiğim politika değişikliği gerçekleştirilebilir, “İhracat odaklı tarım stratejisi” bir devlet politikası olarak kabul edilir ve yeni yol haritası buna göre hazırlanabilirse, söz gelimi Türkiye’nin tarım ihracatı 10-15 yıl içinde katlanarak 40 milyar doların üzerine çıkabilir. Bu olgu Türk tarımının bambaşka bir yapısal görünüme bürünmesi anlamına gelecektir. Bu radikal dönüşüm, her şeyden önce belki kısa vadede değil ama uzun vadede tamamen çiftçinin lehine bir sonuç verecektir.
25 MİLYAR DOLARI GEÇER
Tekrar ihracat rakamlarına dönersek, 2021 yılında bitkisel ürünler ihracatının 19.4 milyar dolar, su ürünleri ve hayvansal mamuller ihracatının 3.4 milyar dolar ve odun dışı orman ürünleri ihracatının da yaklaşık 200 milyon dolar olduğunu görüyoruz. Peki yeni yıla nasıl başladık? Buna da bakalım. Geçen yılın Ocak ayında tarımsal ihracat rakamının yine yaklaşık 1.65 milyar olduğunu göz önüne alırsak, yeni yılın Ocak ayında söz konusu rakamın 2 milyar doların üzerine çıkmasını ümit verici bir gelişme şeklinde değerlendirebiliriz. Eğer bu artış eğilimi istikrarlı bir biçimde devam edebilirse, bu takdirde geçen yıl benim, “Büyük bir ihtimalle 25 milyar doları yakalayacağız” gibi ileri sürdüğüm, ancak beklentimin tutmadığı hedefe bu defa ulaşabiliriz. Ben şahsen tarım ihracatında artış trendinin devam edeceğini düşünüyorum. Son söz; ne var ki hâlâ bu sektörde ihracat potansiyelimizin çok altındayız. Tarım ve gıdada üretim ve sanayi politikalarının tamamen ihracata yönelik olarak planlanmasından başka bir çare yok! Samimi görüş ve önerimi, Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli ve Ticaret Bakanı Dr. Mehmet Muş’un dikkatlerine sunuyorum.
Kaynak: www.yeniasir.com.tr