Türkiye’nin güneybatısını 28 Temmuz’dan itibaren etkisi altına alan yangınlarda 254 bin futbol sahası (181 bin 393 hektar) kadar alan yanarken sekiz kişi hayatını kaybetmişti. 28 Temmuz –12 Ağustos tarihleri arasında, sadece Muğla ve Antalya’da yanan ormanlık alan yaklaşık 124 bin hektar.
Yangınlar henüz sona ermemişken süregelen tartışma konularından biri de kaybedilen ormanların nasıl ‘geri kazanılacağı’ydı. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan bu süreç içerisinde sıkça yanan alanların ‘ağaçlandırılacağını’ dile getirmiş; yardım kampanyaları düzenlenmiş; çalışmalara derhal başlanacağı söylenmişti.
Ancak bilim insanları, ‘acele bir şekilde hareket etmenin yanlış olduğunu’, Akdeniz bölgesindeki yanan alanlara aceleyle fidan dikmenin ‘gereksiz ve hatalı’ olduğunu dile getiriyor.
TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç’ın aktardığına göre 30 Temmuz itibariyle TEMA Vakfı’nın başlattığı kampanyada 11 milyonun üzerinde fidan bağışı yapılmış; bunlar Adana, Antalya, Mersin, Muğla ve Osmaniye’de ağaçlandırma çalışmaları için Orman Genel Müdürlüğü (OGM) insiyatifine bırakılmıştı.
TEMA Vakfı başkanı: Öncelik, yanan ağaçları alandan çıkarmak
Peki yanan alanlardaki çalışmalar hangi yöntemlerle yapılıyor?
OGM’yle koordineli çalışan TEMA’nın başkanı, yanan alanların ‘doğal olarak gençleştirme’ ya da ‘ekim veya dikim’ yöntemiyle ağaçlandırıldığını kaydetti.
Çok dik ve eğimli alanların kendi haline bırakıldığını belirten Ataç, ağaçların yeterli yaş (30 yaşın üzerinde) ve yeterli sıklıkta olduğu, şiddetli yangına maruz kalmamış ve toprakta canlılığını sürdüren yeterli tohum stoğunun olduğu kızılçam ormanlarında doğal gençleştirme çalışmalarının öne çıktığını ifade etti.