İstanbul’un göbeğinde, E-5 karayolunun altında, binaların ortasında yer alan 6 dönümlük bahçede, şehir hayatının hareketliliğine karşı organik tarım faaliyetleri 30 yılı aşkın süredir devam ediyor. Maltepe D-100 karayolunun altında şehrin ortasına kurulan tarım alanı görenleri hayrete düşürüyor. Topraktan çıkan ürünler ilk elden sofralara taşınıyor.
İstanbul’un göbeğinde Maltepe D-100 karayolunun altında, Erol Buyurman isimli vatandaş kurduğu organik bahçesinde tarım yaparak yaklaşık 20 çeşit sebze yetiştiriyor. Araç trafiğinin yoğun olduğu yol üzerinden geçen araç sürücüleri ve vatandaşlar ise şehrin ortasındaki tarım alanını şaşkınlıkla izliyor. Bahçeye ziyarete gelen vatandaşlar ise özellikle pandemi döneminde doğal ürünlere ilgi gösteriyor. Topraktan çıkan ürünler ilk elden sofralara taşınıyor. 38 yıldır bu geleneği sürdürdüklerin söyleyen çiftçi Erol Buyurman, İstanbul’da zor şartlar altında ve devasa binaların arasında tarımla uğraştıklarını belirtti.
“YILLAR GEÇTİKÇE BAHÇE SAYISI AZALDI, SADECE BEN KALDIM”
Bahçe sahibi Erol Buyurman, “1983 yılında bu yana İstanbul’da tarım işiyle uğraşıyorum. İlkokulu bitirdik, kendimizi bu işlere verdik. 20 senedir kendi tohumlarımızı kendimiz yetiştiriyoruz. Pandemi döneminde bu ürünler çok ilgi gördü. Marketlere gitmek istemeyen vatandaşlar doğal ürünlere ürünlere yöneldi. Buralara gelmeye başladı. Biz daha çok kadın personellerle çalışıyoruz. Ot alma, ekim yapma ya da çapa gibi işlere kadınların eli daha yatkın oluyor. Aslında İstanbul’da 30 sene önceye döndüğümüzde buralar hep bahçeydi. İstanbul’da doğal tarımla uğraşan çok kişi vardı. Yıllar geçtikçe bahçe sayısı azaldı. Bu çevrede sadece ben kaldım. Biz de elimizden geldiğince sürdürmeye çalışıyoruz” diye konuştu.
