Semt pazarları tam kapanma tedbirleri kapsamında kurulamayınca, üretici tarladan sofralara ürününü yollayamadı. Elde kalan biber, domates, salatalık, gibi ürünler çöpe gitti. Artan sıcaklar hem ürünlerin hızla olgunlaşmasına ve hallere daha çok sebze yollanmasına hem de bu ürünlerin çabuk bozulmasına yol açtı.
Türkiye’yi besleyen iki önemli kent Antalya ve Mersin’de sebze halleri tıkandı. Tam kapanma nedeniyle semt pazarlarının kurulmasına izin verilmeyince, ürünler komisyoncunun elinde kaldı. Hallerde fiyatlar neredeyse yarı yarıya düşmesine rağmen alıcı çıkmadı. Hallerden Türkiye’nin dört bir yanına yollanan sevkiyatlar durdu. Kamyonlarla hallere ürün yollayan çiftçiler uzun kuyruklar oluşturdu. Geri dönüş için nakliye masrafını karşılayamayan çiftçinin ürünleri çöpe döküldü. Bazı üreticiler ise kendi kamyonlarında çürüyen ürünlerini ormanlık alanlara döktüler. Hallerden, “ürün getirmeyin” çağrıları gelirken, çiftçiler açık havada bulaş riskinin az olduğunu belirterek, semt pazarlarının HES kodu uygulamasıyla açılmasını talep etti. Ayrıca sokak arasında sebze meyve satışına izin verilmesi de istendi.
Semt pazarlarının daha çok dar gelirli vatandaşlar tarafından tercih edildiğini belirten üreticiler, tam kapanma sırasında çifte mağduriyet olmaması için Ankara’ya çağırıda bulundu. Çiftçiler, “Bize verilen muafiyet, ürün satılmadığında işe yaramıyor, pazarlar açılsın hem üretici, hem pazarcı hem de vatandaş zarar görmesin. Yüksek sezonda ürün satamazsak zor durumda kalırız” dedi. Bir süre önce üreticinin elinde kalan patates ve soğan depolardan alınarak, ihtiyaç sahiplerine dağıtılmıştı. Bursa’daki salatalık üreticilerinden de benzer talep geldi. Ancak Antalyalı üretici, sebze meyvede raf ömrünün patates soğan kadar olmadığını söyleyerek, acil önlem talebinde bulundu. En çok patlıcan, salatalık, biber, domates ve çilek gibi ürünlerde sıkıntı var.
A kalite ürünün yollandığı ihracatta ise sorun yaşanmıyor.
Kökçe: Dar gelirli vatandaş zorda
Türkiye’nin dört bir yanına tarım ürünleri satışı yapılan Kumluca’nın Ziraat Odası Başkanı Hidayet Kökçe, ilçelerinde çiftçinin elinde kalan sebzeleri çöpe dökmek zorunda kaldıklarını söyledi. Kökçe, dar gelirli vatandaşların semt pazarlarından alışveriş yaptığını ancak 17 günlük tam kapanma nedeniyle hem çiftçinin hem dar gelirlinin zorda olduğunu söyledi. Kökçe, havaların ısınması nedeniyle tam bu dönemde ürün bolluğu olduğunu, bu durumun da çiftçiyi daha çok zora soktuğunu söyledi. Semt pazarlarının mutlaka açılması gerektiğine dikkat çeken Kökçe, birinci kalite sebzenin zincir süpermarketler ve ihracatçılar tarafından alındığını ifade ederek, şunları bildirdi: “Şu anda ihracatta ve zincir süpermarket alımlarında sorun yok. Bu gruplar birinci kalite ürün alıyor. Zincir marketler 1-2 liraya aldığı sebzeyi marketlerde 10-15 liraya satıyor. Dar gelirli vatandaş ikinci kalite ve çıkma ürünü pazardan temin ediyor, bu da zor bir durum. Semt pazarları da açık olmayınca tüketici pahalı tüketmek zorunda kalıyor.”
Durdaş: Marketlerde bulaş riski açık havadan daha çok
Kumluca Ticaret Borsası Başkanı Fatih Durdaş da ısınan hava nedeniyle ürünün hızla olgunlaştığını ve çok çabuk bozulduğunu söyledi. Tam kapanma nedeniyle Türkiye’de vatandaşların bir hafta önceden stok yaptığını, bir kısım vatandaşın aileleriyle birlikte memleketlerine gittiğini, bir kısmının da tatile çıktığına dikkat çeken Durdaş, şunları kaydetti:
“Bu 17 günlük tam kapanma döneminde semt pazarları açık olsa idi üreticinin elinde ürün kalmazdı. Alışverişin ve tüketimin en fazla yapıldığı alanlar semt pazarları… Semt pazarları pandemi sürecinde her gün açık olsaydı kalabalık olmaz, sıkıntı yaşanmazdı. Zincir marketlerde pandemi bulaşı daha tehlikeli. Açık semt pazarları daha iyi… Vatandaş pazar yerlerinde daha ucuza alışveriş yapabiliyor, zincir marketlerde daha pahalıya alıyor.”