Türkiye’da artan kuraklık su kaynaklarının önemini bir kez daha hatırlattı. WWFTürkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), Türkiye’nin iklim krizinin de etkisiyle su fakiri olma yolunda ilerlediğine dikkat çekti.
Vakıf “Su Biterse Herkes Susar” kampanyası ile karar vericileri, iş dünyasını ve yurttaşları su kaynaklarını koruma seferberliğine davet etti. Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Bayar, İstanbul, Ankara, İzmir, Gaziantep, Diyarbakır, Bursa, Mersin, Konya, Adana ve Antalya’nın küreselde su riski yüksek kentler listesinde bulunduğuna dikkat çekerek “Üç Van Gölü büyüklüğünde sulak alan ekolojik işlevini yitirdi. Risk sadece yüzey sularımızla da sınırlı değil, yeraltı sularımızın da seviyesi alarm veriyor. Orman alanlarımızı kaybetmemiz de kuraklığa zemin hazırlayan bir başka etken” dedi.
KRİZ KAPIDA
WWF – Türkiye, Türkiye’nin ve dünyanın içinde bulunduğu su risklerini paylaşmak amacıyla çevrimiçi bir toplantı düzenledi. Vakıf Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Bayar, Türkiye’nin su kaynaklarının risk altında olduğuna dikkat çekerek “Son 50 yılda Türkiye’deki sulak alanların yarısı, su miktarı ve kalitesi bakımından, sağlıklı yapısını kaybetti” dedi. WWF Küresel Tatlısu Programı Başkanı Stuart Orr da akarsular ve göllerin sadece barındırdıkları canlılar için değil insan için de yaşam kaynağı olduğunu anımsattı.
WWF – Türkiye Genel Müdürü Aslı Pasinli ise Türkiye’de susuzluğun bireyler, iş dünyası ve karar vericiler için ortak bir risk olduğunu vurgulayarak “Şimdi suyumuz için seferberlik zamanı. Doğada suyun doğduğu ve geçtiği doğal alanları koruyarak; tarımda sulama yöntemlerimizi iyileştirerek, acilen damla sulamaya geçerek; sanayide suyu kirletmeden, verimli kullanarak; temiz üretim yatırımlarını teşvik ederek; jeotermal enerji üretiminde açığa çıkan yüksek kimyasal ve ağır metal içeren atık suların geri basılması yerine yüzeysel su kaynaklarına bırakılmasının önüne geçerek; denetimlerde sıfır tolerans yaklaşımını benimseyerek; kentlerimizde dağıtım kayıplarını ve kaçakları önleyerek; evlerimizde her damlayı tasarruf ederek; tüketim alışkanlıklarımızı değiştirerek suyumuzu korumayı birlikte başarabiliriz” dedi.
Büyük Menderes Havzası’nda su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir yönetimi için yürüttükleri çalışmalara değinen WWF – Türkiye Tatlı Su ve Sulak Alan Programı Kıdemli Uzmanı Eren Atak ise hedeflerinin havzada doğayı korurken suyun daha verimli kullanıldığı yöntemlere geçişi sağlamak olduğunu söyledi.
Kaynak: www.cumhuriyet.com.tr