Vegan ve vetetaryen gıda sektörünün önünü açacak uygulamalar geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Dr. Öğr. Üyesi Alican Umut, “Her yıl ortalama yüzde 10 büyüyen bu endüstrinin 2026 yılında 24,3 milyar dolara ulaşacağı tahmin edilmektedir. Bu gelişmelere bakıldığında ülkemizin coğrafi koşulları da göz önüne alındığında bakliyat ürünlerinin üretimini arttırırsak vejetaryen ve vegan ürün endüstrisinden daha fazla pay alabiliriz” dedi.
Genç, kentsel, orta ve yüksek gelirli nüfusta popülerliği artıyor
Küresel et endüstrisinin pazar büyüklüğü 1 trilyon dolar seviyesini aşmış durumda. Et tüketimi refahın bir işareti olarak görülse de buna rağmen özellikle gelişmekte olan ülkelerde vejetaryen ve vegan akımı günden güne artış gösteriyor. Özellikle genç, kentsel, orta ve yüksek gelirli nüfus arasında giderek daha popüler hale gelen vejetaryenlik; bu anlamda küresel bir tüketici eğilimine dönüşmüş durumda.
ABD ve Kanada gibi geleneksel gıda tüketim alışkanlıklarının bulunmadığı ülkelerde vejetaryen ve vegan ürünlerine olan yoğun ilgi, beraberinde bakliyat ürünlerine olan talebi de artırdı. Bezelye, yeşil mercimek, fasulye gibi protein oranı yüksek baklagillerden ileri teknolojik yöntemlerle hazırlanan protein ve lif oranı yüksek bitkisel ürünler için son beş yılda kullanılan bakliyat miktarı 1.5 milyon tona ulaştı.
“Vejetaryen ve veganların harcaması yüksek”
Vejetaryen ve özellikle vegan bireylerin bu yöndeki beslenme şekillerini sürdürebilmeleri için çok yüksek maliyetlere ödediğini ifade eden Nişantaşı Üniversitesi Ekonomi ve Finans Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Alican Umut, “Bu beslenme şekline uygun gıdaların devlet desteğiyle üretimlerinin artırılması vejetaryen ve vegan gıda endüstrisinin maliyetini azaltmasını sağlayacaktır.