Tükettiğimiz gıdaların yüzde 80’i bitkilerden gelirken, soluduğumuz oksijenin yüzde 98’i de bitkiler tarafından üretiliyor. FAO ile Tarım ve Orman Bakanlığı, bu yıl teması “Çevrenin Korunması için Bitki Sağlığı” olarak belirlenen Uluslararası Bitki Sağlığı Günü’nü kutladı.
12 Mayıs Uluslararası Bitki Sağlığı Günü’nde, bitki sağlığının ve ilgili faaliyetlerin gıda güvenliği ve çevre açısından taşıdığı önemin altı çizildi.
BM Gıda ve Tarım Örgütü (FAO), Tarım ve Orman Bakanlığı Gıda ve Kontrol Genel Müdürlüğü ve Tarımsal Araştırmalar Genel Müdürlüğü, Uluslararası Bitki Sağlığı Günü kapsamında birçok uzman ve il müdürlüklerinden temsilcilerin katılımıyla online bir toplantı gerçekleştirdi.
“Bitki sağlığını korumak herkesin görevi”
Toplantının açılışında konuşan FAO Temsilci Yardımcısı Dr. Ayşegül Selışık, donörler, karar vericiler, çiftçiler, medya, kamuoyu ve ilgili bütün paydaşların bitki sağlığı konusundaki farkındalıklarını artırmanın ve bu alanda araştırma geliştirme faaliyetlerine hız vererek kurumsal kapasiteleri ve üretici becerilerini geliştirmenin öncelikli amaçlar arasında yer aldığını vurguladı.
“Bitkilerden sağlıklı ürünler elde edilmesi, dünyada ticareti yapılan tahıllar, muz, kahve, üzüm, zeytin ve patates de dahil olmak üzere bütün gıda kaynaklarını zararlılardan ve hastalıklardan korunmasına bağlıdır. Sağlıklı bitkiler, iklim değişikliğinin yıkıcı etkilerini azaltmaya ve biyoçeşitliliği korumaya yardımcı olur. Ayrıca, bitki sağlığını korumak için yapılan çalışmalar, yerel flora, ekonomi ve geçim kaynaklarını korumak için de kilit önemdedir. Bu kadar önemli bir konuda atılacak adımların, bitki ve bitki ürünlerinin güvenli ticaretini gözetmesi ve uluslararası bitki sağlığı standartlarına uygun olması gerekir.
Tarım ürünleri ticareti yıllık 1,7 trilyon dolara ulaştı
Tükettiğimiz gıdaların %80’ini sağlayan bitkiler, soluduğumuz oksijenin de %98’ini üretiyorlar. Tarım ürünleri ticareti son 10 yılda neredeyse 3 kat artarak, yıllık 1,7 trilyon ABD doları değerine ulaştı. Ancak, bitki sağlığı için faydalı böcekler son 30 yılda %80 azalırken, zararlılar ve hastalıklar nedeniyle yıllık bazda mahsulün 220 milyar ABD doları değerindeki %40’ı kaybediliyor. Örneğin büyük çekirge sürülerinin günde 10 bin tondan fazla bitki yiyebildiklerini göz önüne alırsak, zararlıların ne kadar büyük çapta kayıplara neden olabildiğini görebiliriz.”
TAGEM Genel Müdür Yardımcısı Dr. İbrahim Halil Sözmen ise araştırma geliştirme çalışmalarının bitki sağlığı ile ilgili çevreye duyarlı teknolojilerin geliştirilmesindeki önemini vurguladı. Gıda ve Kontrol Genel Müdürü Dr. Durali Koçak da, bitkilerin özellikle sınır aşan zararlılardan korunmasının ancak önleyici tedbirlerin etkin uygulanması, sürekli izleme ve ülkeler arasında bölgesel ve küresel iş birliklerinin güçlendirilmesi ile mümkün olacağına vurgu yaptı. Koçak, “Sürdürülebilir bitkisel üretim için hastalık ve zararlılarla mücadeleyi biyolojik çeşitliği ve doğal dengeyi koruyarak yapmalıyız, aksi takdirde gıda güvenliğimiz tehlikeye girer” diye konuştu.
700’ü aşkın katılımcı tarafından takip edilen Webinar etkinliği, video gösterimlerini takiben FAO Uzmanı Fazıl Düşünceli’nin FAO’nun bitki sağlığı üzerine stratejileri ve çalışmalarını anlatan sunumu, TAGEM Bitki Sağlığı Araştırmaları Daire Başkanı Dr. Suat Kaymak’ın bitki sağlığına yönelik araştırmaları ve GKM Genel Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Bayram’ın bitki sağlığı faaliyetlerini anlatan sunumları ile sona erdi.