21-25 Şubat arasındaki aşırı soğuk Akdeniz bölgesinde ciddi don hasarı yarattı. Mersin, Adana ve Hatay’dan gelen haberlere göre meyve-sebzenin büyük kısmı yandı. İlkbahar ve yaz döneminde fiyatlar yine çok konuşulacak.
Geçen hafta Mersin’deydik… “Üretmezsek Tükeniriz” konferansının dördüncüsünde “Tarımsal Üretimde Riskler ve Fırsatlar” konulu panele katıldık. Türkiye’nin meyve ve sebze deposu konumundaki Mersin’de tarımdaki risklerden bahsederken o risklerden birine maalesef canlı şahit olduk.
20 Şubat akşamı Çukurova Havalimanı’na indiğimizde bizi aşırı soğuk bir hava karşıladı. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün Zirai Don Risk Tahmin Haritası’na baktığımda beş gün boyunca neredeyse ülkenin tamamına yakını laciverte bürünmüştü. “Çok kuvvetli don” riski gösteriyordu. Ve korkulan oldu… Akdeniz Bölgesi tarımsal üretimi vuracak şiddette don yaşadı.
Mersin, Adana ve Hatay başta olmak üzere pek çok ilde tarla ve bahçeler zarar gördü. Sera diye tabir ettiğimiz örtü altı üretim alanları da nasibini aldı.
Bölgede gece sıcaklıkları çok da alışık olmadığımız şekilde eksi 7-8 derecelere indi. Bazı bölgelerde sıcaklık eksi 9 hatta eksi 11 derecelere kadar düştü. Ve bu sıcaklık düşüşü sadece bir gün ile sınırlı kalmadı.
Bölgede ardı ardına dört-beş gün çok düşük sıcaklıklar test edildi. Son bir haftadır geceyi tarla, bahçe ya da serasında geçiren üretici oldukça sıkıntılı bir dönem yaşadı. Dolayısıyla bölgedeki tarımsal üretimde yarattığı hasar da fazla oldu.
Adana, Mersin, Hatay’da ne yetişir diye sorarsanız cevabı çok uzun… Zira bu bereketli topraklarda ürün çeşitliliği çok zengin ve yılda üç ürün almak mümkün… Yani “ne yetişmez” sorusunun cevabı çok daha kısa.
Ama ocak ayının mevsim normallerinin üzerinde sıcak geçmesi sonucu ağaçların erken uyanması ve çiçek açmasının ardından yaşanan zirai don Türkiye’nin sebze ve meyve deposunda ciddi hasar yaratmış gibi görünüyor.
Türkiye’nin en sıcak illeri arasında yer alan Mersin’de hem kışlık sebzelerin yetiştirildiği açık tarlalar hem seralar hem de meyve bahçelerinin neredeyse tamamında hasar yaşandığı bilgisi geliyor. Sahadan gelen bilgilere göre, Adana’da 4 gün boyunca geceleri hava sıcaklığı eksi 6-7 dereceye kadar düştü.
Kriz masası oluşturuldu
Yaşanan zirai don ve poyrazdan patates, salatalık, marul, kabak, şeftali, nektarin, erik ve narenciye çeşitleri ile fide halindeki karpuz başta olmak üzere pek çok tarım ürünü zarar gördü. Nisan ayının başında hasat edilecek patateste ise zararın yüzde 70 seviyelerinde olduğu tahmin ediliyor.
Mersin Valiliği, tarım il ve ilçe müdürlükleri ile ziraat odaları arasında koordinasyon sağlayarak kriz masası oluşturdu.
Adana ve Hatay’da da kamu ve çiftçi örgütleri teyakkuzda. Hasar tespitinin tam manasıyla bir hafta sonra ortaya çıkması bekleniyor. Ancak söz konusu gelişmeler maalesef gıda enflasyonu açısından ilkbahar ve yaz aylarında özellikle yaş meyve ve sebze tarafında canımızı sıkacak gibi duruyor.
Ocakta aylık bazda yüzde 3.86 ve yıllıkta ise yüzde 41.76 yükselen gıda enflasyonunun alt göstergelerine baktığımızda taze meyve ve sebze tarafındaki aylık artışın yüzde 3.41 ve yıllık artışın yüzde 62.14 olduğunu görüyoruz. Ocak ayında işlenmiş gıda tarafında yüzde 4.92 ile daha sert bir yükselişe şahit olduk. Ancak önümüzdeki aylarda ibrenin yeniden işlenmemiş gıda tarafına kayması sürpriz olmaz.
Umarım yanılırım ama bu ilkbahar ve yaz döneminde sebze ve meyve fiyatları yine çok konuşulacak ve gündemden düşmeyecek gibi duruyor.

“5 bıçak darbesi aldık”
Adana Çiftçiler Birliği Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Bülent Özekici, “65 yaşındayım ve hayatımda böyle bir don görmedim” diyerek söze başlıyor.
Hatay Kırıkhan’da eksi 11 derecelerin dahi görüldüğünü kaydeden Özekici, sert çekirdekli meyvelerde ve narenciye tarafında hasarın büyük olduğunu söylüyor.
Erkenci karpuzuyla ünlü Adana’da tüm karpuz fidelerinin dondan hasar gördüğünü belirten Özekici, “Çukurova’da ocak ayı olağanüstü sıcak gitti. Bazı günler 18-20 dereceleri gördük. Ağaçlar da bu sıcağa aldandı ve uyandı. Dolayısıyla sürgünler erken geldi. O sıcak havalardan çok korktuk ve korktuğumuz başımıza geldi. Türkiye’nin ilk turfanda karpuzunun yetiştiği Adana’da karpuz fideleri dondu. Çiftçimizin tekrar karpuz fidesi alması lazım ve bu sırtına ek bir maliyet yükleyecek. Ayrıca karpuz hasadı da haliyle gecikecek” uyarısında bulunuyor.
Hasadı henüz yapılmamış lahana ve marul gibi tarla sebzelerinde de zararın büyük olduğunu kaydeden Özekici, geç portakal ve mandalina çeşitlerinin dalında donduğunu belirtti: “Üretici hem bu yılki ürün zararı hem de dondan ötürü gelecek yıl yaşayacağı rekolte kaybından dolayı zora girdi.”
Mart 2022’de bir gece eksi 7 dereceleri gördüklerini ve çok ciddi hasar yaşandığını hatırlatan Özekici, “Ama şimdi yaşadığımız felaket ondan çok daha kötü. Zira 5 gece ardı ardına don yaşandı. Bir bıçak darbesi alırsanız belki kurtulabilirsiniz ama beş gün üst üste bıçak darbesi alırsanız kurtulma şansınız pek yok” diyor.

Önlemler pek işe yaramadı
Gece boyunca don sürelerinin de uzadığını kaydeden Özekici, don pervanelerini akşam 9-10 gibi başlayıp sabah 9’a kadar neredeyse 11-12 saat aralıksız çalıştırmalarına rağmen bazı bölgelerde önlemlerin bile yetersiz kaldığını söylüyor.
Ovada yetiştirilen turfanda nektarin, şeftali ve kayısı gibi nisan sonu mayıs başında hasat edilecek ürünlerin çiçeklerinin tamamen donduğunu ve ürün alınamayacak hale geldiğini kaydeden Özekici, çiftçinin beklentilerini şöyle özetledi: “Dondan zarar gören çiftçilerin, doğal afet yasası kapsamına bağlı kalmaksızın, bölgesel olarak kamu bankalarına olan kredi, SGK primleri ve vergi borçlarının faizsiz ertelenmesini bekliyoruz. Ziraat Bankası işletme kredisi baremleri tarımsal girdi enflasyonuna bağlı olarak otomatik artması gerekirken, Maliye Bakanlığı’nın itirazı doğrultusunda bir türlü artmıyor. TARSİM sert çekirdeklilerde ağaç yüzde 5 ve üzeri çiçeklendiğinde don teminatı veriyor ancak narenciye için bu söz konusu değil. Narenciye de kapsama alınmalı.”