Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, geçtiğimiz günlerde Avrupa Birliği (AB) ile Mercosur (Güney Amerika Ortak Pazarı) arasındaki serbest ticaret anlaşması (STA) için “müzakereleri sonuçlandırdığını” açıkladı. Onlarca yıldır ekonomik eşitsizlikleri derinleştirdiği ve çevresel kaygıları görmezden geldiği gerekçesiyle eleştirilen müzakerelerin sonuçlandırılması, Avrupa çapında taban hareketlerinden sert tepkiler aldı.
Bu anlaşma, Mercosur ile Avrupa Birliği arasında uzun süredir devam eden müzakerelerin bir ürünü. Onlarca yıldır toplumun güçlü muhalefeti eşliğinde sürdürülüyordu. İtirazların merkezinde çevresel kaygılar ve özellikle çiftçiler ve köylüler için ortaya çıkacak ekonomik eşitsizlikler yer alıyordu. Serbest ticaretin, yerel üreticilerin rekabet gücünü zayıflatarak fiyatları baskılayacağı ve üreticileri tehdit edeceği en önemli itirazlardan biriydi. Bu bakımdan üreticileri koruyacak, örneğin sübvansiyonların artırılması gibi politikaların eksikliği, bu sene Avrupa’da tanıklık ettiğimiz eylemlerin önemli bir gündem maddesiydi.
∗∗∗
l’Humanité yazarı Tom Demars-Granja’nın “Bir dizi gücün ekonomik liberalizm ve küreselleşmeyi kıskanılacak bir gelecek olarak savunduğu bir dönemin sembolü” olarak ifade ettiği anlaşmaya karşı itirazları en çok duyduğumuz ülkelerin başında bu yılın önemli bir kısmını STA karşıtı eylemlerle geçiren Fransa geldi. Granja’ya göre Fransa’daki Mercosur karşıtları anlaşmanın “Fransa’daki siyasi istikrarsızlıktan faydalanılarak” dayatıldığını düşünüyor. Collectif Stop CETA-Mercosur, kararın “Avrupa Birliği içinde büyük bir siyasi krize yol açma” riski taşıdığını ifade ederken GDR grubuna (Groupe de la Gauche démocrate et républicaine-Demokratik ve Cumhuriyetçi Sol Grup) göre karar, liberalizm savunucularının “demokratik değerleri küçümsemesini” yansıtıyor.
Karara en çok karşı çıkan kesimlerin başında ise anlaşmadan en çok etkilenecek olan köylüler ve çiftçiler ile iklim aktivistleri geliyor. Bu bakımdan önümüzdeki dönemde Avrupa çapında bu konu bağlamında eylemlerin artması beklenebilir. “Mücadele henüz bitmedi!” başlıklı açıklamasında Confédération Paysanne “büyük bir skandal!” olarak yorumladığı kararın “Fransa, Avrupa ve Güney Amerika’daki köylüleri ve çiftçileri sırtından bıçaklamak” anlamı taşıdığını söyledi ve mücadele çağrısında bulundu:
“Bizler, 30 yılı aşkın bir süredir ön saflarında yer aldığımız bu mücadelenin devam etmesi çağrısında bulunuyoruz. (…) Çiftçilerin gelirlerini, sağlığını ve gezegeni koruyan ve herkes için nitelikli gıda sağlayan farklı bir tarım sistemi, farklı bir uluslararası ticaret biçimi için mücadele ediyoruz. Baskı altında tutulan şey budur. 40 yıllık tarımsal kriz artık bir kriz değil, bir sistemdir ve bunu acilen değiştirmemiz gerekmektedir.”