Ambalajın üstünde yazılı olmayan malzemeleri kullanılan firmalar suçludur. En ağır cezayı hak ediyorlar. Ayrıca, bu etler bu kadar zararlıysa, hükümetimiz, Sudan’dan tonlarca eşek, at ve domuz etinin gümrüksüz ithaline neden izin vermiştir?
Sanıyorum, gündeminin en kolay değiştirildiği ülke Türkiye. Hele işin başında, Tayyip Erdoğan gibi bu işin en büyük ustalarından biri varsa!
Bir konuda sıkışınca, hemen yedekteki konuyu öne sür. Hele karşında, bu zokayı yutacak bir muhalefet bloğu varsa, işin daha da kolay.
Bahane çok. Beğen beğen al! İşte birkaç örnek:
“Aman dikkat İsrail bize saldırabilir! Öldürülen kadınların dramları. Kaybolan küçük kızlar, tarikatlar, Anayasa değişikliği, Tayyip Bey yeniden aday olabilir mi, hükümet değişecek mi, olayın işlendiği gün faili belli olan ama polisiye romana dönüştürülen küçük kızın cinayet öyküsü, kan gölüne dönen sokaklar, kredi kartlarından alınacak özel vergi, kamyon dolusu uyuşturucu!..”
Siz de eklemeler yapabilirsiniz!
En son malzemede, yiyeceklerde yapılan sahtekarlıklar…
İşin içinde “yiyecek” olduğu için, ben bu yeni gündemin bu maddesinden işe dahil olacağım!
İşi madde madde anlatalım ki daha iyi anlaşılsın.
Firmalar, ürettikleri malzemeyi bir ambalajın içinde üreticiye sunarlar.
Ambalajın üstünde, malın tüm nitelikleri yer almak zorundadır. Bu, üreticinin tüketiciye sunduğu garanti belgesidir. Eğer ambalajın içinde yazılandan başka bir şey varsa, suç işlenmiş sayılır. Bunun cezası vardır.
Medyada yer alan haberlere göre, yapılan incelemelerde, özellikle et bazlı mamullerde, yabancı maddeler bulundu ve bunu yapan firmaların listesi yayımlandı.
Kiminde kanatlı hayvan eti, kiminde at, kiminde ise eşek eti çıkmıştı.
İşin en vahim yanı ise, ünlü bir köftecinin etlerinde domuz etine rastlandığıydı.
Bu son madde çok yankı yaptı. Hatta işin içine mafya bile girdi.