Geçtiğimiz hafta içinde Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek TRT Haber’de yer alan özel röportajda, iş dünyasına net mesajlar verdi. Sayın Bakan geleceğe yönelik olarak umutlu bir tabloya işaret ediyor.
Özellikle 2024’ün ikinci yarısından itibaren uygulanan ekonomik programın olumlu sonuçlarını alacağız diyor, ki program disiplinle uygulanır ise, bu görüşe ben de katılıyorum. Ayrıca gerek ABD, gerekse de dünyanın pek çok bölgesinde 2024’ün ikinci yarısından itibaren işlerin daha iyi gideceği ve parasal sıkılaşmanın azaltılacağına yönelik beklentiler var.
Ortalık neden karışacak?
Öte yandan para politikasının ekonomik sonuçlara gecikmeli yansıması nedeniyle, gerçek manada olumlu bir havanın ortaya çıkması 2025’in başını bulabilir. Bu nedenle şirketlerin istikrarlı büyüme dönemi olacağını tahmin ettiğim 2025-2027 dönemine güçlü şekilde girebilmeleri gerekiyor. Bunun yolu da 2024’te ayakta kalmak ve bu üç yıllık döneme hazırlanmak! 2024 neden zor bir sene olacak?
İlk sebep finansmana erişim zorlukları ve maliyetleri. Erişim kolaylasa da, maliyetler çok yüksek. Bu karlılığı çok olumsuz etkiliyor. Zaten firmaların son iki senede halka arza yönelmeleri de bu sebeple. İkinci olarak, firmaların borçla dönüyor olmaları, farklı bir riski ortaya çıkartıyor. Sayın Bakan’ın da konuşmasında belirttiği üzere, son iki senede ülkeyi ve şirketleri büyütmüş olan iç talebin bir miktar azalacağını öngörmek mümkün.
Talebin azalması zaten kaldıraç oranı çok yüksek olan şirketlerin, borç alma ve geri çevirmesinde büyük sorunlar oluşturacak. Bu nedenle dış pazarlara yönelin mesajları veriyor. Üçüncü sorun, talepte gerileme ile oluşabilecek atıl kapasite. Bu da maliyetleri artıracak. Kira, personel ücretleri, enerji, ithal hammadde gibi unsurlarda ortaya çıkması beklenen artışları da buna eklerseniz, firmaların 2024’te işi kolay değil.