İklim krizi sadece gezegeni değiştirmekle kalmıyor, çocukları da değiştiriyor. Ana rahmine düştükleri andan yetişkinliğe adım attıkları ana kadar çocukların beyinleri, akciğerleri, bağışıklık sistemleri ve diğer kritik fonksiyonlarının sağlığı ve gelişimi, içinde büyüdükleri çevreden etkileniyor.
Coğrafya iklim değişikliğine karşı koruma sağlamıyor. İklim değişikliği, yüksek gelirli ülkelerde bile çocukları etkiliyor. Dünya onları korumak için yeterince çaba göstermiyor.
Çocukların bedenleri ve zihinleri, iklim değişikliğinin kirlilik, ölümcül hastalıklar ve aşırı hava koşulları gibi etkilerine karşı savunmasız.
Çocukluk hastalıkları çevresel bozulma ve iklim değişikliği nedeniyle daha fazla yayılıyor. Çocukların hava kirliliğinden etkilenme olasılığı yetişkinlere göre daha yüksek. Bebekler ve küçük çocuklar vücut ısılarını daha az düzenleyebildikleri ve dehidrasyona daha yatkın oldukları için aşırı sıcak dalgaları karşısında çok daha savunmasızlar.
Çocuklarda yetersiz beslenme, iklim değişikliğine bağlı olarak artan sıcaklıklar ve artan yağışlar nedeniyle daha da kötüleşen mahsul kıtlığı ve artan gıda fiyatları nedeniyle hızla yaygınlaşıyor. İklim değişikliğinin şiddetlendirdiği afetler nedeniyle her yıl 40 milyon çocuğun eğitimi kesintiye uğruyor. Aşırı sıcaklar, çocuklarda ve ergenlerde travma sonrası stres bozukluğu ve depresyon dahil olmak üzere ruh sağlığı sorunlarında artışa neden oluyor.
Çocuklar göz ardı ediliyor
Ne yazık ki çocuklar iklim değişikliğine verilen yanıtta ya görmezden geliniyor ya da büyük ölçüde göz ardı ediliyor. Çok taraflı iklim fonlarından sağlanan iklim finansmanının sadece yüzde 2,4’ü çocuklara yönelik faaliyetleri içeren projeleri destekliyor.
BM Çocuk Hakları Komitesi’nin de belirttiği gibi, çocukların haklarının ve görüşlerinin dikkate alınması, çevrenin korunması konusunda daha iddialı ve etkili politikaların oluşturulmasını sağlamak açısından çok önemli.