Zafer Özcivan: Gıda fiyatları

Uzun bir süreden bu yana devam eden gıda fiyatlarında yaşadığımız yükselme eğilimi maalesef devam ediyor ve önümüzdeki süreçte de fiyat artışlarının devam edeceği ihtimali de yükseliyor. Döviz kurlarına bağlı olarak başta zirai ilaç, tohum gibi girdilerin sürekli artması, akaryakıt fiyatlarına yapılan zamların özellikle sebze, meyve fiyatlarını olumsuz yönde etkilemesi ve diğer etkenler fiyatların yükselmesine sebep olmaktadır.

Ülkemiz, geniş topraklara sahip olması ile tarım ve hayvancılık başta olmak üzere enflasyon olarak olması gerekenden çok fazla seviyededir ve ilginç tarafı önlemler alınmadığı taktirde önümüzdeki süreçte tarım ve hayvancılık sektöründe ciddi problemler yaşanabileceği aşikardır. Günümüzde tarım veya mera alanları birer birer yok olmakta, verimli topraklar üzerine sürekli olarak alışveriş merkezi, siteler, işyerleri yapılarak ekim alanlarımız sürekli azalmaktadır. Hâlbuki verimli topraklarımız da bir fabrikadır ve ekildiğinde bir veya birkaç çeşit ürün hasatı yapılabilir. Yapılaşma ise dağlık veya verimsiz toprak alanlarına yapılmalıdır. Özellikle yerleşim merkezlerinde yapılan yapılaşma nedeniyle azalan ekim alanları şehir dışına kaydığından dolayı başta nakliye ücretlerinden dolayı sebze meyve fiyatları yükselmektedir. Sorunları özetlemek gerekirse

*Çiftçinin olmazsa olmazı olan girdi maliyetlerinin sürekli yükselmesinden dolayı üretim maliyetlerinin yükselmesi sonucu üreticilerin kendini maddi olarak kurtaramaması nedeniyle ekim alanlarının boş kalması

– Akaryakıt zamları nedeniyle artan maliyetler

– Komisyon, hal rüsumu gibi giderleri yüksek olması

– Ekim alanlarının yukarıda belirtmeye çalıştığım gibi amacı dışında kullanılması

– Tarım üreticilerine verilen devlet desteğinin yetersiz kalması.

– Üreticiye uygulanan KDV ve ÖTV oranlarında bir düzenleme yapılmaması

– Yüksek seyreden enflasyonun başta işçilik olmak üzere maliyetlerin sürekli artmasına sebep olması

– Başta baklagiller olmak üzere birçok gıda ürünlerinin ithal edilmesi

– Bazı market zincirlerinin çiftçiden doğrudan alım yaptıkları halde azalan maliyetleri son tüketiciye yansıtmamaları

– Köyden kente göç nedeniyle ekilmeyen araziler için bir çözüm aranmaması

– Tarım ürünlerinin ekilmesi, yetiştirilmesi, hasadı konusunda daha bilinçli faaliyet gösterilebilmesi için her köye mümkün olmasa da yakın köyler grubuna yardımcı olacak ziraat mühendisi veya teknisyeninin atanmaması

– Tarladan sofraya oluşan fiyat farkının uçurum denilecek kadar yüksek olmasının çözüme kavuşturulmaması

– Sıkı ve sürdürülebilir bir tarım politikamızın olmaması.

– Tarım ürünlerinin tedarik merkezi olan haller için tekrar bir düzenleme yapılmaması. Haller tedarik için olmazsa olmaz merkezlerdir ve komisyoncuların ürün üzerine kar koyarak satması diye bir kavram asla yoktur.

– Semt pazarlarında tezgâh yerleri kirasının sürekli artması

Yukarıda sıralamaya çalıştığım sebepler çoğaltılabilir ama yer kalmadığı için bu kadarla yetinmek zorundayım.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz


Çok Okunanlar

Benzer Haberler
KAÇIRMA

‘Zirai donda‘ veri fiyaskosu: Sunumlar AKP’yi bile tatmin etmedi

Mustafa Çakır Nisan ayındaki zirai don sonrası kurulan Meclis Araştırma...

Meyvede fiyat artışının asıl nedeni üretim maliyetleri

Yaz meyvelerinin hal çıkış fiyatları geçtiğimiz yılla kıyaslandığında yüzde...

Türkiye’nin endemik ters lale zenginliği büyülüyor

Etkileyici güzellikleriyle görenleri mest eden, açmasıyla Anadolu'da baharın gelişini...

Ege, organik tarımda üs konumunda

Günümüzde sağlıklı ve doğal gıdaya ulaşmak gün geçtik­çe zorlaşıyor....