California Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırma, ileri düzey rafine bir büyüme ortamı kullanılarak üretilen yapay etin küresel ısınma potansiyelinin, geleneksel ete kıyasla %4-25 arasında daha yüksek olduğunu ortaya koydu.
Yapay etin daha sürdürülebilir olduğu algısı
Yapay et biyoteknoloji, doku mühendisliği, moleküler biyoloji ve sentetik işlemlerin bir arada kullanılmasıyla, hayvan hücrelerinden üretilir. Genellikle geleneksel et üretimine göre çevresel açıdan daha sürdürülebilir bir alternatif olduğu düşünülür.
Gerçekten de besi kullanılarak, yoğun çiftçilik faaliyeti ile üretilen etlere kıyasla birçok gıdanın çevresel olarak daha sürdürülebilir olduğu fikri yaygındır. Bu düşüncenin ardında gerçekten somut fikirler de var.
Küresel olarak canlı hayvan üretimi, insan kaynaklı sera gazı emisyonlarının %18’ini, neredeyse 5’te 1’ini oluşturmaktadır. Bunun yanında, su kaynaklarının aşırı kullanımını gerektirir ve çiftlik alanı gereksinimi için ormanların kesilmesi ile ilişkilendirilir.
Ancak Davis, California Üniversitesi’nden bir grup araştırmacı tarafından kaleme alınan yeni bir çalışma, yapay et üretiminin çevresel etki bağlamında geleneksel sığır eti üretiminden daha zararlı olabileceğini öne sürüyor.
Yapay etin çevresel etkisi nereden kaynaklanıyor?
Araştırmacılar, “mevcut üretim yöntemleri” olarak tanımladıkları yöntemleri baz alarak, hayvan hücresi kullanarak üretilen yapay etin “beşikten mezara yaşam döngüsü değerlendirmesini” (cradle-to-grave life cycle assessment, LCA) yaptı.
Araştırmacıların modelinde kullanılan, hücrelerin büyümek için ihtiyaç duyduğu besinleri ve büyüme faktörlerini içeren büyüme ortamı, kök hücre araştırmaları için tasarlanan E8 adlı bir büyüme ortamıydı. Araştırmacılar bu modeli ölçeklendirilebilmesi ve yapay etin endüstriyeli üretimi için makul miktarda değiştirilebilmesi nedeniyle tercih etti.
Yapay et yaşam döngüsü değerlendirmesinin sonuçları, çevreden tedarik edilen değerli metaller, ham petrol, su, arazi kullanımı ve karbondioksit ve azot oksit gibi emisyonlar dahil olmak üzere tüm girdiler göz önünde bulundurularak hesaplandı.
Sonuçlar, saflaştırılmış büyüme ortamı bileşenlerine dayalı yapay et üretiminin, sığır etinden daha yüksek bir küresel ısınma potansiyeline yol açtığını gösterdi.
Henüz hakem onayından geçmeyen araştırmadan elde edilen sonuçlar, yayın öncesi sunucu olan bioRxiv‘e yüklendi.