Bu hafta, facialara, gıda facialarına, Donald Trump’ın tarım politikaları ve çözümleri, akıllı seralar, ziraat odası seçimleri ve tarımsal danışmanlık konularına değindim.
****Artık facialarla yaşayan bir ülke olduk. Tren, maden, deprem, yangın, yolsuzluk, yoksulluk, pahalılık, enflasyon ve gıda faciaları gündemden düşmüyor.
****Son olarak Bolu’da bir yangın faciası yaşadık. Yangında 78 vatandaşımızı kaybettik. Yine korkunç bir tablo ile karşı karşıya kaldık. Ülkemizin başı sağ olsun. Kaybettiğimiz vatandaşlarımıza rahmet, ailelerine ve dostlarına sabır diliyorum. Umarım yaralılar en kısa sürede sağlığına kavuşur.
****Bu facialarda aynı konuları konuşuyoruz.
Bir denetimsizlik söz konusu, düzenlemeler yeterli değil.
Bunun yanında herkes günlük politika peşinde…. Günü kurtarmaya çalışıyorlar. Hemen politik tartışma! Aman oyumuz düşmesin veya oyumuz biraz daha artsın kavgasındalar.
–**Uyarılarımız neden dikkate alınmıyor? Tarımla ilgili tüm önemli uyarılarım, diğer facialarla ilgili olduğunun bile farkında değiliz.
Sağlıklı, yeterli, kaliteli ve dengeli beslenmek için pahalılığın, yoksulluğun bitmesi, gelir ve eğitim düzeyinin yükselmesi gerekiyor.
Her gün neler yediğimizi görüyoruz. Merdiven altı üretim yani izinsiz üretim dünyasında neler oluyor? Bilgimiz bile yok.. Bu nedenle Tarım ve Orman Bakanlığının önceliği denetleme ve düzenleme görevini yerine getirmesi gerekiyor. Facia devam ediyor!
–**Risk planlarımız yok ve risk planlarını sevmiyoruz. Bazen işimize gelmiyor. Onun yerine facia olsun kriz planı ile çözeriz, diyoruz. Bunu daha çok seviyoruz. Maliyetini, canlarımızla ödüyoruz.
–**İşletmelerimizde oto kontrol sistemlerimiz yok. Geçen yıl yurt dışında bir gıda işletmesini gezdim. Nasıl bir denetleme sistemleri olduğunu sordum. Bana biz kamunun bizi denetlemesini bekleyemeyiz. İşletmemizin sistemi var. Kendi kendimizi denetler ve önlemler alırız, dediler. Ürettiğimiz gıda da bir sorun çıkarsa tüketicide bir güvensizlik oluşuruz. Malımızı satamayız. Bu riski de alamayız, diye cevap verdiler..
–**Mevzuatın önemini bilmiyoruz. Mevzuat çıkarma ile ilgili düzenlemelere uymuyoruz. Politik gücü ve kuvvetli lobisi olanların istekleri çoğu kez yerine getiriliyor. Ben yaptım, benim yaptığım doğrudur, benden başkası bilmez, ben daima doğruları söylerim. O nedenle mevzuat taslağını her yere göndermem. Gelen görüşleri de istediğim gibi değerlendiririm. Bu düşünceleri bırakmak gerekir. Facia devam ediyor.
–**Biz ne yapıyoruz. Yönetmenliği değiştirmek yerine talimatla değiştiriyoruz değil mi? Facia devam ediyor.
–**Kalıntı sorunu devam ediyor. Facia devam ediyor.
Denetleme sonuçları bazen yayınlanıyor bazen uzun süre yayınlanmıyor.
–**Eğer halkın gelir ve eğitim düzeyi yükselmezse, bilinçli tüketici sayısını artmazsa, gıda denetimlerinden istenen sonuçlar alınamaz. Denetçi sayısı 30 bin olsa da bir şey değişmez. Facia devam ediyor.
–**Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, acil olarak gıda ile ilgili tüm mevzuatları inceletmelidir. Eksiklikler varsa eklenmelidir. Gerekli değişiklikler düzenlemelere göre yapılmalıdır. Örneğin, 5996 Sayılı Veteriner Hizmetleri Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunundan başlanmalıdır. Bakanlıkta bu konuları, sorunları ve çözümleri bilen az sayıda personeli üst düzey yönetici yapınız. Liyakate önem veriniz.
