Mehmet Yaşin: Bu yazıyı mideniz sağlamsa okuyun!

Nüfus artışı ve iklimlerdeki değişim bu hızla devam ederse, sanırım kimse hiçbir yiyecekten tiksinmeyecek, karnını doyurabilmek için bulduğu her şeyi yiyecek.

Mutfakların oluşmasında, kültürler ve dinler çok önemli roller oynarlar. Geçmişten gelen alışkanlıklar, dinin koyduğu yasaklar, hangi toplumun ne yiyeceğini belirler. Onun için bazı kültürlerdeki yiyecekler, diğer kültürlere iğrenç gelebilir.

Örneğin mumbar dolmasını, nar gibi kızarmış kokoreci, limon sıkılmış kuzu beynini, Amerikan toplumuna yediremezsiniz. Onların severek yediği domuz kulağı ve karın yağı kızartmasını da bizim toplumumuza yedirmek imkansızdır. Adı bile bir çoğumuzun midesini bulandırır.

Bu yazıda çeşitli kültürlerin yediği garip yemekleri anlatmaya çalışacağım.

“Bu yemeklerde pazar sabahı nereden çıktı” diye sitem ederseniz, yerden göğe kadar haklısınız! Bu yazının midenizi biraz allak bullak edeceğini biliyorum.

Ama elden gelir ki! Bana ayrılan yazı günü pazara denk geliyor!

Yazıya, dünyanın en kalabalık ülkesi Hindistan’dan başlayalım.

Hindistan’ın bazı kesimlerinde, ana karnındaki sığır yavrusunun çok sevilen bir yemek olduğunu biliyor muydunuz? Sığırın rahminden alınan embriyonun, mangalın üstünde kızarmasını düşünmek bile benim midemi alt üst ediyor.

Hele yine Hindistan’da, yeni doğmuş, daha gözleri bile açılmamış köstebek yavrularından yapılan yemeği, değil yemek, o yemeğin bulunduğu odanın yakınında bile olmak istemem.

Pilav üstü köpek ciğeri kızartması

Yasaklanmasına rağmen, Güney Kore’de, Güney Çin’de, bazı Güneydoğu ülkelerinde köpek yeme alışkanlığı, çok eski dönemlere dayanıyor. 1885’te tercüme edilen antik dönem yazarlarından Li Chi‘nin kitabında, birçok köpek yemeği tarifi bulundu. Bunlardan bir tanesi, kızartılmış pirinç pilavının üstünde, kömürde kızartılmış köpek ciğeri yemeği idi. 17. yüzyılda Çin’de köpek eti yemek yasaklandı ama bu yasağın tam olarak uygulandığı söylenemez.

Başta Güneydoğu Çin’de olmak üzere, Çin’in birçok yerinde köpek eti hâlâ en sevilen et cinsi olmayı sürdürüyor.

Tayland’da bulunduğum sırada, “The Nation” adlı gazetede okuduğum bir yazıda şunlar anlatılıyordu: “Köpek eti, bir zamanlar sığır etinden daha lezzetli kabul edilirdi. Aileler her hafta bir köpeklerini öldürüp yerlerdi. Ayrıca yemeklik köpeklerin beslendiği çiftlikler vardı. Buradaki köpekler pahalı olduğu için, çoğu kişi, sokaktaki başı boş köpekleri çalarlardı. Köpek eti satan özel kasaplar vardı. Kilosu 2 dolardı. Köpek derileri ise tanesi bir dolara, golf eldiveni yapan fabrikalara satılırdı. Erkek köpeklerin üreme organları ise Çin, Kore, Vietnam ve Japonya’da çorba yapımında kullanılırdı.”

İki yıl önce gittiğim, Hong Kong’tan iki saat uzaklıktaki Guangzhou kentinin, köpek eti yemeklerinde dünyanın başkenti olduğunu öğrendiğimde, et satan hiçbir lokantaya girmemiştim. Benim iğrendiğim bu lokantalara, rezervasyonsuz gidilmediğini öğrendiğimde de çok şaşırdığımı hatırlıyorum.

Çin ve Vietnam’da hâlâ köpek eti yeniyor. Vietnam gezim sırasında, gittiğim pazar yerinde, köpek eti satılan bölümde kokudan midem bulanmış, pazardan nasıl kaçacağımı bilememiştim. Vietnam’da, kızgın yağda, sarımsak ve sebzelerle kızartılan köpek dili, en sevilen yemekler arasında yer alıyor. Köpek bacağından yapılan paça çorbası da sevilen yemekler arasında.

Kore’de, binlerce restoranın mönüsünde, köpek etiyle yapılan yemekler yer alıyor. Fiyatlar ise şöyle: Köpek çorbası 10 dolar, yahni 16 dolar, pilav üstü köpek tandır 25 dolar.

Vietnam’da köpek etinin yanı sıra kedi eti de yeniyor. Astım hastalığına iyi geldiğine ve seks gücünü artırdığına inanılan kedi eti gizli gizli tüketiliyor. Çünkü kedi kesmenin cezası oldukça ağır.

Bunun nedeni de bir yılda kesilen kedi sayısının 2 bini bulması. Ülkede kedi sayısı azalıp, fareler her yerde cirit atmaya başlayınca, 1997 yılında, kedi kesilmesi ve kedi etinin satılması yasaklandı.

Fare etini sevenler de var

Kedinin baş düşmanı fare de insanların beslenme listesinde yer alıyor. Fare sınıfından olan sincap, Amerika’da çok seviliyor. Sadece İllinois eyaletinde, avcılar yılda 2 milyon sincap avlıyorlar.

Fare tüketimi yeni bir alışkanlık değil. Geçmişi çok eskilere dayanıyor. Örneğin, Antik Roma’da, büyük sıçanlar kafeslerde fındıkla beslenip, semirtildikten sonra imparator için pişirilirmiş.

Marko Polo ise kitabında, Tatarların yaz aylarında fare yediklerini belirtiyor. Bazı yemek tarihi kitaplarında, 19. yüzyılda, Fransa’nın Bordeux kentindeki lokantalarda, kızarmış veya soğanla pişirilmiş fare eti yemekleri satıldığı öne sürülüyor.

Günümüzde Vietnamda, fare, önemli yiyecekler arasında yer almayı sürdürüyor. Bugün birçok Latin Amerika, Asya, Afrika ve Okyanus Adalarında, lokantalarda ve evlerde fare etiyle yapılan yemekler iştahla yeniyor.

Peru’da ise köstebek büyüklüğünde olan “Gine Domuzu”, yol üstünde bulunan, “kendin pişir kendin ye” türündeki lokantaların en sevilen yemeği.

Hindistan
Hindistan

Sarmısaklı yarasa yahnisi

Birçok ülkede, yarasa etinin, erkeğin tohum kalitesini artıracağına ve onun eşinden doğacak çocukların sağlıklı, güçlü ve akıllı olacağına inanılıyor. Çizgi roman kahramanı “Batman”in gücü buradan mı geliyor acaba? Ayrıca, yarasa etinin, mutlu ve uzun bir yaşam sağladığı da öne sürülüyor.

Çin’de, yarasa etinin yararları şöyle sıralanıyor: Sağlık, zenginlik, erdemlilik, uzun yaşam ve normal ölüm.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Çok Okunanlar

Benzer Haberler
KAÇIRMA

Türkiye’de Pestisitli limon krizi büyüyor: AB alarm verdi, hepsi gümrükten geri gönderildi

AB Komisyonu, Türkiye’den ihraç edilen limonlarda yasaklı pestisit tespit...

AFAD’dan uyarı: 18 ilde etkili kuvvetli yağış bekleniyor

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), bugün etkili...

İrfan Donat: 40 yıllık hatırın fiyatı 47 yılın zirvesinde

İrfan Donat Kuraklık ve yetersiz yağışlar özellikle Brezilya ve Vietnam’da...

Karnabaharın zam yolcuğu: Fiyatı tarladan pazara yüzde 100 artıyor!

Bafra Ziraat Odası Başkanı Osman Tosuner, komisyoncunun tarladan karnabaharı...