Kıbrıs deyince aklınıza sadece deniz, güneş ve kumarhaneler geliyorsa çok yanılıyorsunuz demektir. Girne’deki Elexus Hotel’de sanat ve gastronomiyle iç içe geçirdiğimiz iki gün, Kıbrıs’ın hem Akdeniz mutfağından esinlenen yerel mutfağını deneyimlediğimiz, hem de gastronominin sanatla ve doğayla uyumunu beş duyumuzda hissettiğimiz bir tat, koku ve müzik şölenine dönüştü.
Girne’deki Elexus Otel’de Şef Veli Bayraktar ve Tenor Hakan Aysev’le birlikte adeta gastronomi ve müziğin “düetine” tanıklık ettiğimiz gecede, Kıbrıs mutfağının en özel tatlarını deneyimleme fırsatı bulduk.
Kıbrıs mutfağı deyince akla ilk önce Akdeniz mutfağı gelse de aslında coğrafi konumundan dolayı Kıbrıs’ın bir çok değişik mutfağı bulunuyor. Kıbrıs’ın tarihsel mirasından ve coğrafi konumundan dolayı Mısır, Venedik, Osmanlı, İngiliz ve Rum mutfaklarının hepsi Kıbrıs’ın anonim mutfağı olarak önümüze çıkıyor.
Elexus Otel’in eşsiz manzarasında yıldızların altında geçirdiğimiz gecede ise, Şef Veli Bayraktar yemekleriyle, Tenor Hakan Aysev ise hazırladığı yemeklerle bize bir Akdeniz turu yaptırıyor. Öncelikle Kıbrıs’a ait yenilebilir kök bitkilerden olan ve sütleğengiller ailesinden gelen “kolokas” bitkisiyle yapılan taze fesleğenli peynir cevizli köz biberle birlikte közlenmiş patlıcanlı köpürtülmüş tereyağını deneyimledik. Bununla birlikte servis edilen Kıbrıs’a ait geleneksel bir zeytinyağı olan karayağ, İtalyan peyniri ve az miktarda bergamotla Akdeniz mutfağının en tipik ürünlerinin tadına varmış olduk.
Klasik bir Yunan salatası görünümünde olan salataya ise kokulu keçi peyniri, fesleğen, kabak çiçeğin içinde lor peyniri, kişniş, tarhun ve lavanta eşlik ediyordu. Daha sonra servis edilen deniz tarağının içindeyse badem sütü, çam fıstığı ve bakla bulunuyordu. Karides ızgara, sürpriz bir şekilde karpuzla birlikte servis edildi.
Yemeğin ortasında servis edilen ve Şef Veli Bayraktar’ın Tenor Hakan Aysev ile birlikte yaptığı spagetti de yine içinde incir, üzüm, roka, İzmir tulum peyniri ve zeytinyağı gibi Akdeniz mutfağından tatlar barındırıyordu. Spagettiye, Hakan Aysev ve Veli Bayraktar’dan birlikte seslendirdiği ve İtalyan Besteci Eduardo di Capua’ya ait “O Sole Mio” şarkısı eşlik etti.
Daha sonra servis edilen levrek, incir yaprağı içinde pişirilmiş olarak geldi, yanında kalamar ve mürekkep balığıyla hazırlanmış minik bir sosu vardı. Kuzu etine ise küflü peynir ve buğday ezmesi eşlik ediyordu.