Kazdağları’nda bir tarafta kesilmesi planlanan yüz binlerce ağaç, bir tarafta maden şirketi. Yaklaşık 6 bin hektarlık maden sahası 50’den fazla köyü de tehdit ediyor. Ağaç kesiminin başladığı alanda çevrecilerin son umudu Danıştay.
Türkiye’nin en önemli oksijen kaynaklarından Kazdağları’nda yüz binlerce ağaç maden çalışmaları kapsamında kesilmeye başladı. Çanakkale Valiliği tarafından bölgeye giriş yasaklanırken jandarma da orman yollarını kapatarak güvenlik önlemleri aldı. Çevrecilerin ve bölge halkının tepki gösterdiği maden çalışmasını Cengiz Holding’e bağlı Truva Bakır şirketi yürütüyor.
Maden sahasının kısa hikayesini incelersek; projenin ilk sahibi Kanadalı Liberty Gold firması. Kanadalı firma 2019 yılında projeyi Cengiz Holding’e 55 milyon dolara sattı. Proje ilk etapta yaklaşık 600 hektar büyüklüğe sahipken ardından yaklaşık 6 bin hektara çıkarıldı.
Hazırlanan Çevresel Etki Değerlendirilmesi Raporu’na (ÇED) göre Cengiz Holding bölgede 2 yıl inşaat, 15 yıl işletme ve 2 yıl da kapatma süresiyle birlikte 19 yıl boyunca hem bakır hem de altın madeni çıkarma hakkına sahip. Yine ÇED’e göre proje kapsamında 353 bin 511 ağaç kesilecek. Projeye karşı çıkan sivil toplum örgütleri şirketin bu hesaba çapı 8 santimin altındaki ağaçları dahil etmediğini, bunların da hesaba katılması ve alanın büyütülmesiyle kesilecek ağaç sayısının 1 milyonu geçeceğini, koca bir alanın çöle döneceğini savunuyor.
ÇED raporunda ifade edilen bilgilere göre, bölgedeki Hacıbekirler, Muratlar, Halilağa, Yanıklar, Osmaniye, Yaylacık köyleri projeden etkilenecek. Proje alanının bitişiğindeki Hacıbekirler, Halilağa ve Muratlar köylerinde yaşamın tamamen biteceği öngörülüyor. Ayrıca maden, 3 ilçe ve 60’a yakın köyün kullandığı su kaynakları ve tarım arazilerine de etki ediyor. Son yıllarda kuraklık çeken bölgenin su kaynaklarının da Devlet Su İşleri (DSİ) ile yapılan protokoller kapsamında maden sahasına yönlendirilmesi söz konusu.