İlksen Utlu: Aynı acıyı kaç kez yaşayacağız?

‘’Son ağaç kesildiğinde, son balık tutulduğunda, son nehir zehirlendiğinde, parayı yiyemeyeceğimizi anlayacağız’’ -Kızılderili Atasözü.

Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın açıkladığı verilere göre İzmir, Manisa, Hatay, Bilecik, Bursa’da 29 Haziran’dan bu yana meydana gelen yangınlarda 10bin hektarlık alan küle döndü.

Hala yaşanan felaketin hafızalarımızda çok taze olduğu, 29 Temmuz 2021’de başlayan ve 6 Ağustos’ta kontrol altına alınan büyük Marmaris yangınında 9bin 52 hektar ormanlık alanımız zarar görmüştü.

Bu yangınlarda ülkemizin ciğerleri olan ormanlarımızla birlikte bu ormanların yuva olduğu doğal döngünün ayrılmaz bir parçası olan çok sayıda canlıyı da kaybettik. İnsanlar hayatlarını, yuvalarını, hayvanlarını kaybetti.

2025 yılının ocak ayında Kartalkaya’da ihmaller ve büyük bir vicdansızlık sonucu çıkan yangında 78 vatandaşımızı kaybettik.

Yıllardır meydana gelen yangın, sel, deprem, heyelan felaketlerinde yaşananlardan ders çıkarmadan her seferinde tekrar eden benzer ihmaller sonucu aynı kahreden sonuçları defalarca yaşadık. Ve acı bir şekilde yaşamaya devam ediyoruz.

Her seferinde başrolde yine cehalet, yine açgözlülük, yine ihmalkarlık, tedbirsizlik, yine umursamazlık ve çıkarılamayan dersler

Yazımın girişinde paylaştığım Kızılderili atasözünde olduğu gibi birileri sanki canım memleketin tüm doğal kaynaklarını ve değerlerini tüketmeye, tüm ağaçlarını yok etmeye, tüm denizlerini, nehirlerini zehirlemeye, tüm canlıları nefessiz bırakmaya ant içmiş.

Yüreklerimizin dayanması zor bir şekilde bir kere daha tanık olduğumuz gibi bu yangınlarda da sebep yine cahilce, vicdansızca, düşmanca duygularla orman vasfını kaybetsin ve inşaat yapılabilsin diye tutuşturulan alanlar, söndürülmeden camlardan dışarı atılan sigara izmaritleri, piknik ateşleri, düşüncesizce ormanlık alanlarda bırakılan cam şişeler ve atıklar, elektrik hatları ve arızaları, anız yakma, iklim krizi, yetersiz orman yönetimi ve denetim eksikliği.

Araştırmalar dünya genelinde orman yangınlarının %80-95 insan kaynaklı olduğuna işaret ediyor. Bu istatistiğe göre orman yangınlarının çok büyük bir kısmı önlenebilir.

Derin bir cehalete ve çaresizliğe sürüklenmeye çalışıldığımız, aklın, ahlakın ve vicdanın unutulduğunu bu karanlık günlerden ancak farkındalık, eğitim, denetim ve caydırıcı önlemlerle aydınlıklara çıkabiliriz.

Artık şaşırmaya da hazırlıksız olmaya da hakkımız yok!

İklim kriziyle birlikte kuraklığın günden güne arttığı ve ormanlarımızın yaz aylarında yangın tehlikesine daha açık hale geldiği yadsınamaz bir gerçek. Ormanlarımızı ve tüm canlıları daha da geç olmadan büyük bir dikkat ve farkındalıkla korumaya almamız gerekiyor.

Bu alanda işlenen suçlara ağır cezalar uygulanması, denetimlerin arttırılması, erken uyarı sistemlerinin yaygınlaştırılması, uçak ve helikopter filosunun güçlendirilmesi, riskli alanlara yaz aylarında girişlerin yasaklanması, elektrik hatlarının yangın risklerine karşı denetlenmesi, yangın koridorlarının ve tatbikatların arttırılması, gönüllü ekipler kurulup eğitilmesi, ormanlık alanların imara açılmasının engellenmesi çok önemli adımlar.

Önlemlerin alınması ve caydırıcı cezaların uygulanması mutlaka etkili olacaktır ama bu anlayışın sürdürülebilir olması ancak nitelikli eğitim ve farkındalıkla mümkün olacaktır.

Onun için acilen beraberinde dünyaya geldiğimiz birlik bilincini yeniden hatırlamaya ihtiyacımız var.

Çok Okunanlar

Benzer Haberler
KAÇIRMA

İklim değişikliği: Avrupa’da bir haftada aşırı sıcaklardan 2 bin 300 kişi öldü

İklim değişikliği son haftalarda Avrupa’daki ölümleri üç kat artırdı....

Rekabet Kurulu’ndan “Ferrero” açıklaması!

Rekabet Kurumu’ndan yapılan açıklamada, mahkemenin Ferrero’ya ilişkin soruşturmanın sonlandırılmasına...

Meteoroloji uzmanı açıkladı: Sıcak hava dalgası ne kadar sürecek?

Meteoroloji Genel Müdürlüğü Hava Tahmin Uzmanı Özdemirci, ülke genelinde...

Dev rakı ve viski grubuna zam

Mey Diageo grubundaki rakı, viski, votka, tekila, cin ve...