Gastronominin Nobel’i Türk kadın şefe!

0
250

Dünyanın farklı ülkelerinden 1000 şefin aday gösterildiği ve 700 şefin değerlendirildiği Gastronominin Nobel’i olarak adlandırılan Bask Dünya Aşçılık Ödülü (Basque Culinary World Prize) 2023’ün kazananı Şef Ebru Baybara Demir oldu. Şef Baybara Demir, bu ödülü Türkiye’ye taşıyan ilk Türk kadın şef oldu.

Dünya basınında “Gastronominin Nobel’i” olarak adlandırılan ve bu yıl 8’incisi düzenlenen Basque Culinary World Prize (BCWP), gastronominin dönüştürücü gücünün etkisini, mutfak dışında da kullanan şeflerin ilham verici hikayelerini dünyaya duyurmayı amaçlıyor. İspanyol Bask Hükümeti ve Bask Culinary Center tarafından sunulan 100.000 Euro ödül, kazanan şefin belirleyeceği projeye yatırım desteği sağlamak için kullanılıyor.

BCWP 2023’ün kazananı, Basque Culinary Center ve Yoshihiro Narisawa tarafından Tokyo, Japonya’da düzenlenen ve sektörün önde gelen isimlerini bir araya getiren Gastronomi Zirvesi “Traditions in Motion”da açıklandı. Bu yılki seçim, şef Joan Roca’nın başkanlık ettiği ve dünyanın en etkili şeflerinin yer aldığı Basque Culinary Center’ın Uluslararası Konsey üyelerinden oluşan özel bir ekip tarafından gerçekleştirildi.

Gönül Mutfağı ile depremzedelere sıcak yemek sağladı

Şef Ebru Baybara Demir, gastronomiyi entegrasyon için güçlü bir araç olarak kullandığı,  Türkiye’de yaşayan tüm kadınları kapsayıcılıkla güçlendirdiği, önyargıları ortadan kaldırdığı ve kültürel alışverişin zenginliklerini sergilediği için 2023 Basque Culinary World Prize – (Bask Dünya Aşçılık Ödülü) sahibi seçildi.

Ayrıca Şef Nicole Pisani (Birleşik Krallık) hem bedeni hem de zihni beslemeye odaklanarak okuldaki çocuklara yönelik yemek hizmetlerinde devrim yaratmaya yönelik projesi Chefs in Schools; Şef Heidi Bjerkan (Norveç) ise döngüsel ekonomiye odaklı uyguladığı restoran modeliyle küçük üreticiyi, sosyal girişimciyi ve eğitimcileri birleştiren gastronomi anlayışıyla oluşturduğu vizyoner girişimi Vippa ile jüri tarafından özel mansiyon ödülüne layık görüldü.

2023 Türkiye-Suriye depremlerinden sonra binlerce kişiye sıcak yemek dağıtmaktan yerel buğdayın yeniden canlandırılmasına, yerel ürünlerin ulusal pazara ulaştırılması ve atık yönetimine kadar, Ebru Baybara Demir, mutfak uzmanlığıyla toplulukları dönüştürüyor.

Gastronomik yeteneğini sosyal değişimde etki yaratmak için kullanan, kültürel entegrasyon, istihdam ve çevresel sürdürülebilirliğe odaklanarak acil sosyokültürel sorunları ele alan Demir, depremlerin ardından “Gönül Mutfağı” aracılığıyla binlerce kişiye sıcak yemek sağladı.

Halen Mardin’de gönüllülerin kurduğu Topraktan Tabağa kooperatifi aracılığıyla yerel buğdayların çoğaltımı ve küçük üreticinin desteklenmesiyle yerel kalkınmaya destek olan projeler yürüten Demir, ödül hakkında şunları söyledi:

“Gastronomi dünyasının Nobel’i sayılan Basque Culinary World Prize’a beni layık gören jüriye teşekkürlerimi iletiyorum. Bu ödül, gıdanın ve yemek pişirmenin insanların yaşamları ve toplumlar üzerindeki önemli etkisini vurguluyor. Bunu ilk kez 25 yıl önce, bir grup kadının bana inanarak yola çıktığı Mardin’de öğrendim. O günden bu yana yolculuğum, topraktan tabağa ve yeniden toprağa uzanan gıdanın yaşam döngüsünde insana, çevreye ve topluma fayda sağlayan girişimlere adandı.”

“İnsanlığın, bağlılığın ve gücün olağanüstü bir örneği”

BCWP 2023 Jüri Başkanı ünlü şef Joan Roca da, şunları söyledi:

“Ebru, insanlığın, bağlılığın ve gücün olağanüstü bir örneğidir. Buna ek olarak, gastronomide farklı alanları birbirine entegre etme başarısı, iklim değişikliğinin ilerlemesine karşı bir savunma olarak biyoçeşitliliğin önemini ortaya koymanın yanı sıra, kullandığımız malzemelerin nasıl beslendiği konusunda toprağın önemini de vurgulamaktadır. Çalışmaları, toprağını bırakma zorunda kalan insanların entegrasyonunda gıdanın nasıl kullanılabileceğini ve kalkınma fırsatları yaratma becerisini vurguluyor. Çabaları, farklı kültürler arasında diyalog için alan yaratmada yemek yapmanın rolünü de ortaya koyuyor. Ebru’nun çalışmaları son yirmi yıldır bu konulardaki soruları yanıtlıyor, tutarlı ve ısrarlı bir şekilde ortak sorunların ele alınmasında bağlantı kurmanın, iş birliğinin ve sinerjinin ne kadar merkezi olduğunu gösteriyor.

İspanyol Bask Hükümeti Tarım, Balıkçılık ve Gıda Bakan Yardımcısı Bittor Oroz ise şunları kaydetti:

“Bu ödül, Bask toplumu tarafından paylaşılan kapsayıcılık, kararlılık ve iş birliği gibi değerleri Bask Ülkesi imajıyla ilişkilendirmeyi amaçlayan ve Bask Ülkesinin EUSKADİ BASK ÜLKESİ Stratejisinin önemli bir bileşenidir ve bu, uluslararası düzeyde onu bizim kartvizitimiz haline getirir.

Uluslararası düzeyde bu ödül sayesinde, küresel varlığımızı ilerletiyor ve gastronomide lider olarak güçleniyoruz. Gastronomi, besin zincirinde çok önemli bir bağlantı olarak görüldüğünde, yeni bakış açıları ortaya çıkararak ve hepimizi etkileyen toplumsal sorunları ele alarak dönüştürücü bir değişim sağlar. Bask Ülkesi, çabaları birleştirerek ve sürdürülebilir insani gelişmenin küresel arayışına katkıda bulunarak değişimin temsilcisi olmayı hedefliyor.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz