NTV radyo’da Zeynepgül Alp’le bal tadımını konuştuk. Konuşmamızın başında Zeynepgül Alp, “Bizler sizler kadar anlayamayız” merkezli bir cümle kurdu.
Herkesin her şeyden anladığı, kimsenin bir şeyden anlamadığı lezzet alemi üzerine, bir taraf olarak yazma mecburiyeti hissettim. Bu yazı, önümüzdeki haftalarda yazacağım tadım serisinin habercisidir…
Feuerbach, “İnsan ne yerse odur” dediğinde doğru beslenmenin vücut ve akıl sağlıyla ilişkisini vurguluyordu. Günümüzde bu önermenin doğruluğu bilimsel olarak kanıtlanmış durumda. Yemek pişirmeyi öğrenmenin insan beynindeki farkı yaratan öğelerden biri olduğu da tartışılıyor.
Yoksul ile zengin arasındaki farkın tüm teknolojik gelişim ve sanayileşmeye rağmen giderilemediği günümüzde, beslenme çok daha karmaşık bir mesele. Yapı taşlarından biri hayatlarımızın senaryolaşması…
Teknolojinin bugün bizi getirdiği noktada, sosyal medya hesaplarımız üzerinden hepimiz doğrudan kendi hayatlarımızı senaryolaştırıyoruz. Fransız düşünür Baudrillard’ın hipergerçeklik kavramının tek gerçeğimiz olduğu bir dönemde yaşıyoruz. Baudrillard, bunu kopyasının aslına / orijinaline gönderme yapmadığı / benzemediği, simüle edilmiş / yaratılmış gerçekliğin aslının yerini alması olarak tanımlar. Yaratılan gerçeklik aslının bir aynası değil, aslının yerine geçen bir gerçekliktir.