Bu ara bolca yazıp çizdiğimiz İtalyan Mutfağı Haftası bitti ama konuşacaklarımız daha bitmedi, bitmez de. Çünkü bizim gibi kendi mutfağını dünyada tanıtmaya çalışan her ülke onların ne yaptığına bakıyor. Ne yaptılar da dünyaya bu kadar yayıldılar, bu kadar bilinmelerine rağmen hâlâ neden sıkı bir tanıtım atağı içindeler? Bu bağlamda, kendisi de mutfağa çok düşkün olan İtalya’nın İstanbul Başkonsolosu Elena Clemente ile bir araya gelerek keyifli bir sohbet gerçekleştirdim.
Hep mutfağımızın zenginliğiyle övünürüz. Basit yemeklerle kendimizi ifade etmeyi eksiklik olarak görürüz. Ama göremediğimiz bir şey var; daha yapılabilir, her yerde bulunabilir, farklı damak tadına da uyum sağlayabilen ve aslında daha basit yemeklerin dünyada kabul görebilmesi çok daha kolay. Bunun en bariz örneği de makarnasıyla, pizzasıyla İtalya. Oysa biz hâlâ lahmacunla, pideyle anılmak istememenin derdindeyiz. Çok net bir durum var; yapımı nispeten kolay olan ve bunun yanında herkesin kolaylıkla ulaşabileceği şeylerin yaygınlaşabilmesi daha rahat oluyor.