Tina ve Eric Vildgaard yaşadıklarını “Şu an bir masalın içindeyiz” diye anlatıyor. Bana göre de öyle. Bu tam bir Külkedisi masalı. Ta en dipten olabilecek en yüksek noktaya ilmek ilmek işlenmiş bir masal. Yakın zamandaki videolarından birinde, üçüncü yıldızlarını aldıktan sonra Noma’ya ziyarete gittiklerinde onlar için kurulan masaya alkışlar içinde ve Rene Redzepi (Noma’nın sahibi) dahil tüm ekiple oturmuşlardı.
Kopenhag’daki restoranları Jordnaer’i ilk ziyaretim bundan üç yıl kadar önceydi. O zaman iki yıldızları vardı, şimdiyse üç. Ve bunu duyduğumda zerre kadar şaşırmamış, çoktan hak edilmiş bir başarı olduğunu düşünmüştüm. Hatta onlarla alakalı olan yazımı da şu cümlelerle bitirmiştim: “Yakın gelecekte dünyanın en iyileri arasında adını bence daha sıklıkla duyacağız.” Ama ben onu hep hikâyesini anlatırken Eric’in söylediği şu sözlerle hatırlayacağım: “Yeterince karanlıksa yıldızları görebilirsin.” Hadi, gelin sizi bu modern peri masalının içinde dolaştırayım.
ÇETEDEN MUTFAĞA…
Eric’in ilkgençlik yılları türlü organize suçlar, çete üyelikleri, çocuk gözaltı merkezleri arasında geçmiş. Hayatını değiştirmesine yardımcı olacak tutkuyu 16 yaşındayken suçlu gençleri topluma kazandırmaya yönelik verilen eğitimlerden birinde yemek pişirmekle görevlendirilince tanımış. Hayatında ilk kez bu kadar vakit geçirdiği mutfakta zihninin tamamen özgür olduğunu keşfetmiş. Ve bu özgürlük hissiyatı onu bambaşka bir yolculuğa çıkarmış. Fakat mahallesine geri dönmesiyle aklı çelinip maalesef eski hayatına geri dönmüş. Takip eden yıllar yine uyuşturucu, alkol ve çetelerin gölgesinde geçmiş.
Bu sırada Noma’da şef olan erkek kardeşi Torsten, René Redzepi’nin sağ kolu olarak çalışmaktaymış. Noma’nın ilk Michelin yıldızını aldığı yıllar bunlar. Kardeşine yardım için girdiği Noma’da üç yıl geçirmiş. Ve yine dibe vurduğu bir esnada masalın en az Eric kadar kahramanı olan müstakbel eşi Tina’yla tanışmış. Tina çok geçmeden hamile kalınca hayatlarının en önemli yol ayrımı için Eric’e iki seçenek sunmuş: Ya diğer hayatı, alışkanlıkları ve çevresi ya da kendisi ve kuracakları yeni hayat… Sonuca bakacak olursak Eric’in ne kadar akıllıca bir karar verdiğini sanırım söylemeye gerek yok.