Abdullah Şanlıdağ: Tarım arazileri ve şehirleşme

Şehirlerin imar ve inşasında zeminin sağlam olması kadar, zemin üzerine inşa edilen yapının da deprem yönetmeliğine uygun olarak yapılması da önemlidir.

19 ve 20. yüzyıldaki Müslüman entelektüellerin sorusu şuydu: İslam dünyası neden geri kaldı? 

İki asırdır bu sualin çeperinde dolaşıp duruyoruz. O günün ve asrın sorunsalında bu soru anlamlıydı ve sorulması gerekiyordu. Yanlış cevaplarla 2 asır tükettik. 

Geldiğimiz noktada hâlâ aynı soruyu sormanın bir mantığı yok. 21. Yüzyılın sorusu şu olmalı: Bizim küresel düzeyde moderniteye cevabımız ne olmalı? 

İslam dünyasının bir şey olacağı yok. Sadra şifa bir reçetemiz dahi yok. Gazze’ye ilişkin, var mı bir çözüm öneriniz? Özgürlük, ahlak, adalet, izzet ve bir arada yaşama iradesini gerçekleştirebildik mi? Başta din algımız olmak üzere, Batı’dan devşirme ne kadar öğreti varsa terk etmek durumundayız. Dinin saf boyutunun ve sözün gücünün hâlâ geçerli olduğu çağdayız. Bu ikisi hiçbir zaman miadını doldurmaz.

Muhasebeye devam edelim. Türkiye’nin ve dünyanın birçok yerinde harikulade taş yapılar, kaya mezarları, antik kentler yer alıyor. Bu yapılara baktığımız zaman hayranlığımızı gizleyemiyoruz. 

O tarihte ve o şartlarda bu yapıları onlar yaptıysa, bu asırda ve şartlarda bizler neden yapamıyoruz? 

Neden bizim içimizden bir Muhammed İkbal, Mehmet Akif, Ali Şeriati, Aliya İzzet Begoviç’ler çıkmıyor?

Semerkant’tan Endülüs’e, Hint Yarımadasından Ortadoğu’ya varıncaya kadar ecdadımızın eserleriyle dolu. Onların elinde taş yapılar sanata dönüşüyordu. Dikey mimari ile tüm şehirleri betonlaştırdık. Oysaki atalarımız, insan yüzlü şehirler ve yüksek medeniyetler kurdular. Sorun ve ilkesizlik bizde. 

Kahramanmaraş merkezli depremler sonrasında gördük ki, yıllar öncesinde sağlam olmayan zeminlere inşa ettiğimiz dikey yapılar, on binlerce insanımıza mezar oldu. Hiçbir estetik kaygısı olmayan, sağlam zeminlere inşa edilmeyen, sadece rant kaygısıyla yükseltilen binalar, depremle yerle bir oldu. Şimdi başta Kahramanmaraş olmak üzere deprem bölgelerine TOKİ tarafından kalıcı konut ve köy evleri inşa ediliyor. Görebildiğim ve araştırdığım kadarıyla yeni yapıların öncekine nazaran daha sağlam ve güvenilir olduğunu söyleyebilirim. Kahramanmaraş’ın en büyük sorunu şu: Kentin eski yerleşim yeri Ahir Dağı’nın eteklerine konuşlandırılmış. Oradaki yapıların hiçbirisi çökmedi. 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

Çok Okunanlar

Benzer Haberler
KAÇIRMA

28 Mayıs taklit-tağşiş listesi: Tohum yağı karıştırılan zeytinyağları

Tarım ve Orman Bakanlığı, 28 Mayıs tarihli taklit-tağşiş yapılan...

Interfresh Eurasia’nın Mersin’e taşınması planlanıyor

Interfresh Eurasia Meyve, Sebze, Gıda, Gıda Ürünleri, Gıda Teknolojileri...

65 ilde zirai don felaketi, tarihimizin en büyük afeti

TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Bilecik'te zirai dondan etkilenen...

4. Tarım Şurası, altı yıl önceki maddeleri yineledi.

4. Tarım Şurası, altı yıl önceki maddeleri yineledi. Hedeflerin...