Bu mutfağa bankacıdan mühendise herkes etiketlerini bırakıp gelmiş. Günde 180 bin kap yemek gönderen Gönül Mutfağı’nda Türkiye’nin dört bir yanından gelen gönüllüler ve onlara katılan depremzedeler, Sosyal Gastronomi şefi Ebru Baybara Demir’in öncülüğünde dayanışmanın mutfağındalar.
Önce Osmaniye ardından Kahramanmaraş, 9 Şubat’tan bu yana da İskenderun’da Gönül Mutfağı… İskenderun KYK Yurdu’nun kapısından girdiğim anda ilk dikkatimi çeken şey herkesin sanki yıllardır buradaymış gibi ne yapacağını biliyor olması. Kim mi onlar… Günde 180 bin kap yemek ve erzak hazırlayan aralarında depremzedelerin de olduğu Türkiye’nin dört bir tarafından gelen gönüllüler.
Her aşaması gönüllü faaliyetiyle yürütülen mutfakta bugüne dek 6 milyon kaptan fazla yemek hazırlandı.
Gönül Mutfağı sabah 6’da mutfağın açılmasıyla birlikte hareketlemeye başlıyor. Girişte yemek ihtiyacıyla gelenler için bir sistem kurulmuş. İçeri girdiğinizde sizi önce koordinasyon masası karşılıyor. Bir tarafta paketlemeler yapılıyor, kocaman kazanların başında yemekler pişiriliyor. Fabrika gibi, kimi bulaşık yıkıyor, kimi temizlik yapıyor bir yandan da erzak kolileri taşınıyor. Sürekli bir hareketlilik var. Soğan soyanlar, patates doğrayanlar yerde oturmuş dur durak demeden vızır vızır çalışıyorlar. Kendinizi hiç yabancı hissetmeden doğrudan işe koyuluyorsunuz. Ben de aralarına girip patatesleri soymaya giriştiğimde anlıyorum o anda zincirin bir halkası olarak kucaklandığımı. Burada sosyal statünüzün hiçbir önemi yok. Nerede yararlıysanız sizi orada konumlandırıyorlar.
Gönül Mutfağı nasıl kuruldu?
Depremin haberi duyulduğunda İstanbul’da olan Şef Ebru Baybara Demir zarar gören 11 ilden biri olan Osmaniye’ye doğru yola çıkıyor. Burada Şef Türev Uludağ ile buluşan Ebru Baybara, Acil Gıda Kolektifi gibi destek gruplarıyla da bağlantıya geçiyor. Sonuçta, Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı KYK yurdunun mutfağında yemek pişirmeye başlıyorlar. Topraktan Tabağa Tarımsal Kalkınma Kooperatifi, destekler konusunda sürece entegre oluyor. Daha sonra Kahramanmaraş’a ve oradan da halen bulundukları İskenderun’a geçiyorlar. Bugüne kadar 6 milyon kaptan fazla yemek hazırlandığını öğreniyorum. Tüm çalışmaların gönüllü ve gönüllüler aracılığı ile olması nedeniyle mutfağa “Gönül Mutfağı” adı veriliyor. Lojistikten pişirenlere ve gıdaya her aşaması gönüllük esasıyla ilerliyor. Ramazanda sahur ve iftarla beraber 4 öğün yemeğe geçilmiş durumda. Bu da operasyonun daha da büyümesi anlamına geliyor. Yani gönüllü sayısının artması gerekiyor.
https://www.milliyet.com.tr/yazarlar/zeynep-kakinc/dayanismanin-mutfaginda-6922212