Eti orta sertlikte, taze ve sulu..
‘Hüyük çileği’, Avrupa Birliği (AB) tarafından kısa süre önce Korumalı Menşe Adı (PDO) statüsü verilen özel bir çilek türünü ifade ediyor. Bu ürün, hem AB tarafından Türkiye’den tescil edilen ilk çilek, hem de Konya ilinin bu önemli onayı alan ilk ürünü olma özelliği taşıyor.
AB, ‘Hüyük çileği’ adını PDO olarak tanıyarak bu adın kullanımını, çileğin yetiştirilmesindeki geleneksel uzmanlığın yanı sıra üretildiği coğrafi alanla doğrudan bağlantılı özelliklere sahip belirli ürünlerle sınırlandırıyor ve bu sayede ürünün yerel üreticiler için ekonomik değerini artırıyor.
Bu çilek orta/büyük boyda, iyi biçimli, içi ve dışı parlak kırmızı/açık kırmızı olarak karşımıza çıkıyor. Eti orta sertlikte, taze ve sulu. Aromatik bir kokusu ve lezzetli bir tadı var.
Hüyük çileği Konya’nın Hüyük ilçesinde yetiştiriliyor. Beyşehir Gölü ve çevresindeki dağların oluşturduğu mikroklima, bu çileğin sıcaklık, nem, yağış, güneş ışığı ve soğutma gereksinimlerini karşılarken aynı zamanda onu dondan koruyor.
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı, Büyükelçi Thomas Ossowski
AB Türkiye Delegasyonu Başkanı, Büyükelçi Thomas Ossowski, “AB’nin PDO ve PGI tescilleri, bu çilek gibi ürünlerin prestijini artırmada çok önemli bir rol oynuyor. AB logolarıyla birlikte sadece bu hazinelerin sahtekârlığa karşı korunmasını sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda tüketicilere her satın aldıkları PDO logolu üründe özgünlük ve kalite güvencesi sunuyoruz. Farklı pazar fırsatları yaratarak üreticilerin ise ekonomik olarak güçlenmesine katkıda bulunuyoruz” diye konuşuyor.
Başvuru sahibi kurum olan Hüyük Organik Çilek Üreticileri Birliği’nin Başkanı Mehmet Bilgin şöyle konuşuyor:
“Çok mutluyuz. AB’nin PDO statüsüyle çileğimiz Avrupa’da daha iyi tanınacak. Üreticiler daha çok kazanacak. Bu gelişme bölge ekonomimize büyük katkı sağlayacak.”
Hüyük Organik Çilek Üreticileri Birliği Başkanı Mehmet Bilgin
Çilek üreticisi İlkay Ceylan da şu ifadeleri kullanıyor: “AB’nin PDO’su ile şehirden köye tersine göçün ve çilek üretiminin artacağına inanıyorum. Üreticiler daha çok kazanacak, ürünümüz daha çok tanınacak ve ilçemiz ekonomik büyüme yaşayacak.”